Türkiye yaşanmaz hale geliyor diye düşünenler fırsatını bulunca yurt dışına gidiyor ve bir daha da geri gelmiyor. Çeşitli kurum ve belediyelerden alınan pasaportlarla daha önce borazan ve davul takımlarının gittiğini ve geri gelmediğini duymuştuk da Yakakent’tekiler nasıl ve hangi amaçla gittiler?
Samsun Yakakent Belediyesi'nde meclis kararı ile yurt dışına geziye giden hizmet pasaportuna sahip 70 kişiden 63'ünün yurda giriş yapmadığı öne sürüldü.
Bu kişiler hangi amaçla ve ne yapmaları için belediye tarafından yurt dışına gönderildiler? Eğer bir görev için gönderilmişlerse nedir bu görev? Yok, Belediyeyi bir amaçları uğruna araç olarak kullanmışlarsa kendilerine bu izini veren Belediye ilgilileri hakkında bir soruşturma açılacak mı merak ediliyor. Bu bir skandaldır da soruşturuluyor ancak sonunda ne çıkacak merak ediyorum.
Bu kişilerin Yurt dışına çıkışlarına kim izin verdi diye sormaya gerek yok çünkü izni veren İçişleri Bakanlığıdır.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu bu konuda soruşturma izni vermiş. Verdi de ne olacak, daha öncekilere ne olduysa bunlara da o olacak. Giden gittiğiyle kalacak elbette. Gidilen yer Huş değil giden neden geri gelmiyor? Türkiye’nin ne hale geldiğini görüyorsunuz herhalde, giden gelmiyor bir daha.
Bu kişilerin verilen pasaportları iptal edilemez mi, burada varsa mallarına ve mülklerine el konulamaz mı? Elbet konulabilir. Her konuda Kanun Hükmünde Kararname çıkaran Cumhurbaşkanlığı bu konuda da “15 gün içinde geri dönmeyenlerin mal ve mülklerine el konulacaktır” diye kararname çıkaramaz mı? Yurt dışına gönderilen 70 kişiden 63’ü dönmemiş. Dönenler mi dönmeyenler mi ülkelerini seviyorlar?
SKOR FARKI
Temel ölünce cennetin kapısında kuyruğa girer. Hemen önünde bekleyen adam pederdir. Kapıda bir melek beklemektedir. Melek pedere sorar: Hiç günahın var mı peder? Aziz melek ben rahiptim. Tüm hayatım boyunca hep tanrıma dua ettim. Karıma ve çocuklarıma sadık kaldım. İnsanlara ve hayvanlara hep yardım ettim.
Melek: Çok iyi, bunları biliyorduk zaten. Al sana cennetin gümüş anahtarı der. Ve sonra Temel'e döner. Senin hiç günahın var mı? Temel: Ben de her zaman hayvanlara ve insanlara iyilik yapardım. Tanrıya dua etmedim açıkçası, inancım da zayıftı ve bir günahım vardı. Çok sert ve hızlı otobüs kullanırdım. Melek Temel’e döner ve bunu da biliyoruz.. Çok iyi al sana cennetin altın anahtarı..
Peder bu olaya çok sinirlenir:
Ben hayatımı tanrıya adadım siz de gidip bu adamı cennette benden üstün tutuyorsunuz, haksızlık değil mi? Melek gülerek: Oğlum sen vaaz verirken herkes uyuyordu ama Temel otobüs kullanırken herkes dua ediyordu. Skor farklı yani…
GÜNÜN SÖZÜ
İtfaiye ile ateş arasında tarafsız kalamam! (Winston Churchill)