Devlet Malını İç Edenler

Afganistan'da Taliban'ın yeniden yönetimine geri dönmesi, bu ülke kadınlarının son 20 yılda elde ettikleri kazanımları kaybetme korkusuna yol açarken ülkeden de kan donduran olaylar duyulmaya başladı.

Taliban birkaç gün önce burka giymediği için bir kadını sokak ortasında infaz etmiş, sonraki günlerde de yine bir kadın kötü yemek pişirdiği gerekçesiyle diri diri yakılmıştı. The Sun gazetesinde yer alan bilgiye göre ise tırnakları ojeli olan kadınların parmaklarının kesileceği öne sürüldü. Bu yoldaki haberler medyaya düşmedi, düşerse ne olacak?

Taliban destekçileri ve de kara çarşafa girme sevdalıları Türkiye’de parmaklarının ya da ellerinin kesilmesi konusunda ne diyecekler?

Talibancı değilim de eğer Taliban “devlet malını talan edenler, üç beş maaş alanlar, fuzuli harcama yapan amirler veya müdürler, makam odalarını şatafatlı olarak donatanlar, kısaca kamuyu çalanlar için el veya kol kesme işleri yapılırsa ve de Türkiye böyle bir yola girerse Talibancı olurmuyum bilmiyorum.

Türkiye’nin de gerçek ve uygulanabilir yasalara ihtiyacı vardır. Örneğin; hırsızlık yapanların ellerinin kesilmesi gibi. Yetim hakkı yiyenlerin cezalandırılması gibi. Madem Afganistan’dan kaçıp gelenlere kucak açıyoruz, madem Suriye’den kaçıp gelenlere vatandaşlık hakkı veriyoruz, madem, madem çoğaltabiliriz bunları, kendileri üçer beşer maaş alırken çalışanların maaşlarını bir türlü artıramayanların cezalandırılması gibi kurallar işletilse Türkiye’de, ülkelerin satıp gelenlere kucak açanlardan başlasak bu kuralları uygulamaya ne güzel olur değil mi?

Gerçi Türkiye Cumhuriyeti kanunları da yeterlidir ancak uygulanmıyor, uygulanmıyor çünkü devlet memurları üzerinde baskı oluşturuluyor.

UFUKTA SEÇİM GÖRÜNÜYOR MU?

HEM iktidar hem de muhalefet milletvekillerinin köyünüzü kasabanızı gezmelerini, dertlerinizi dinlemelerini neye Yoruyorsunuz bilmem de bu işin altında galiba “yeniden seçilebilmek” aşkı yatıyor. Tabi bu arada biz gazetecilerin de bir güzel kullanılmasıyla gerçekleştiriliyor bu istek.

Seçim bölgelerini gezen bazı milletvekillerinin dinledikleri dertlere ortak olmuş birisi olarak bu kanıya nerden mi vardım? Vallahi bu efendiler ve hanımefendiler hep söz verirler.

Bu efendilerin efendileri de dün, önceki gün, ondan önceki günlerde söz veriyorlardı. Ancak verdikleri sözleri büyük ölçüde yerine getirmiyorlardı veya getiremiyorlardı. Ben hatırlatayım da siz söz verip yerine getirmeyenleri değil aynı zamanda partileri de değiştirmeye bakın. Vatandaş sesini yükselterek ne kadar çok çıkarırsa seçim zamanında değil de, önceden yapılır unutmayın.

GÜNÜN SÖZÜ

Maliyenin tahsil edemediği tek vergi Allah vergisidir…