Depremin Hatırlattığı

Türkiye yine bir depremle karşı karşıya kaldı. Yıllardır deprem bölgelerinde gezen ve çalışan bir gazeteci olarak neler çekildiğini gayet iyi biliyorum. Son olarak Türkiye yine sallandı, yine can kayıplarımız oldu, yine insanlar can verdi, binalar yıkıldı.

Toprak ana kendisindeki enerjiyi dışa vururken can kayıpları oldu, binalar yıkıldı. Binalar neden yıkıldı? Bu sorunun yanıtlarını aramak gerekiyor ve bir an önce de sonuca gidilmelidir.

Deprem bölgesinde neler oluyor, nasıl çalışılıyor insanlar neler çekiyor bunları dilen ve o bölgelerde mesleğini sürdüren birisi olarak yine hatırladım o acı günleri. Acıyı çeken bilir. Çekmeyen bilmezler sadece konuşurlar.

Samsun deprem bölgesinde ki, evet. Sallanıyor mu, evet. Erzincan depremi olduğu Samsun'dan da hissedilmişti sallantı, ancak acısı deprem bölgesine gidince hissedilmiştir. Depremde enkaz altında kalanlar, çıkarılırken neler çekildiğini yaşamıştık Yener Cabbar ile birlikte. Enkaz altında kalıp can verenler, can verenlerin mezarlarını kazıp defnederken ailelerin ve yakınlarının neler yaşadığını yaşamıştık deprem bölgesinde. Hatırlayınca, kaybettikleri insanların başucunda ağlayanlar geliyor insanın aklına.

Bu deprem ve can kayıpları Samsun’u yönetenlere neler hatırlattı, eksiklerin olup olmadığını araştırdılar mı, varsa eksikler giderilmesi için çalışmalar başladı mı? Samsun’da öncelikle bir plan yapılmalı ve mevcut binaların olası bir depremde hangi ölçüde hasar alacağı araştırılmalıdır. Samsun’da gezerken deprem sonrası ilk aklıma gelen binaların ne ölçüde sağlam olup olmadıklarıdır.

Bu konudaki gerçekleri Samsun Belediye Başkanı Mustafa Demir açıklamalıdır. Samsun’daki binaların yüzde kaçı depreme dayanıklıdır. Bir de Samsun’un içinde ve ilçelerinde binalar bir deprem sırasında hangi ölçüde kullanılmaz duruma gelecektir.

GÜNÜN SÖZÜ

Beyaz gülün bile gölgesi siyahtır...