Yazarlar // 1 Mart 2016 Salı 00:00
Ragıp GÖKER
Çiftlik Caddesi AVM oldu biliyorsunuz.
Cadde, önce Şehir kulübünün oradan başlayarak Lise Caddesi kavşağına kadar olan bölümü tamamen söküldü.
Yaklaşık 3 metre derinliğinde kazılan caddeye, dökülen tonlarca çakılın üzerine döşenen taşlarla yeni bir görünüm kazandırıldı.
Taşıt trafiğine kapanan caddenin her iki yakasındaki binalarda yapılan mantolama çalışmasıyla, caddenin görünümü de değişti.
Bütün bu işler, caddenin lise kavşağına kadar olan bölüme kadar yaklaşık iki yılda tamamlandı.
Ve fakat
Caddenin son 100-150 metrelik bölümünde işler bir türlü tamamlanamıyor.
İşlerin yavaşlamasıyla ilgili bu günlerde iki ayrı söylenti yaygınlaştı.
İlk söylenti.
Belediyede paranın bittiği şeklindedir.
Mantolama işini yüklenen firma Büyükşehirden zamanında parasını alamadığı için ekiplerini dağıttığı ve bu nedenle işlerin yavaşladığı konuşuluyor.
Firmaya bağlı işçiler de bu iddiayı doğrular biçimde konuşuyorlar.
İkinci iddia ise daha çarpıcı.
Bu iddia Baran’ın caddenin sonunda yaptırdığı yeni binayla ilgilidir.
Biliyorsunuz bu konuyu daha önce ben de yazdım, İsmail Başaran da geçenlerde köşesinde işledi.
Biliyorsunuz, caddedeki binaların mantolama işlemi tek tip olarak yaptırıldı.
Bu işlem yapılırken, Baran da yeni binasını tamamlamış oldu.
Ama o binadaki dış cephe renkleri, cadde üzerindeki düğer binaların dış cephe rengine uymuyor.
Gecikme nedeniyle yaygınlaşan söylenti de bununla ilgilidir zaten.
Baran gurubunun, binasına dokundurmayacağı iddia ediliyor.
Yüzlerce bina tek tip giydirilmişken Baran’ın binası farklı kalırsa, vatandaşların faturaları ödemeyecek olmasından korkuluyor olmalı.
Biliyorsunuz mantolama bedelinin yüzde 25’ini Büyükşehir Belediyesi, yüzde 75’ini de vatandaşlar ödeyecek.
Bu nedenle caddedeki çalışmanın, belediye tarafından kasten yavaşlatıldığı iddia ediliyor.
Dedikodu yazarı değiliz elbette.
Ama caddedeki bütün çalışma iki yılda bitirilmişken, son 100-150 metresindeki mantolama çalışmalarının bir türlü tamamlanamıyor olması bu söylentileri haklı çıkarır gibi bir özellik taşıyor.
Konuyla ilgili bir açıklama da gelmiyor.
Bu durumda hani ‘’yazana değil, yazdırmana bakmak lazım’’ demek uygun olur galiba.