CHP’de Değişim Beklentisi

Muhalefet partilerinde değişim isteği ile ilgili MHP’yi analiz eden yazım Cuma günü yayınlanmıştı.
O yazıyı ‘’CHP’de değişim olur mu? sorusuna dilerseniz yarın cevap verelim’’ diye bitirmiştim.
Elimde olmayan nedenle yazıyı bir gün geç yazmak durumunda kaldığım için öncelikle özür diliyorum.
MHP gibi CHP’de de yönetim değişikliği ile ilgili bir beklentinin olduğunu söylememek lazım.
Anket firmaları bu konuda bir çalışma yapmış.
AK Partide Genel Başkan değişikliği isteyenlerin oranı yüzde 12’ de kalırken, MHP’de bu oran yüzde 80’lere kadar çıkmış.
CHP’de ise ‘’Genel Başkan değişmeli’’ diyenlerin oranı ise yüzde 56 civarında.
Cuma günkü yazımızda MHP’de değişimin Bahçeli istemedikçe olmayacağını yazmıştım.
Ve fakat.
CHP’de durum biraz farklı.
Delegeler bugün isteler partide Olağanüstü Kurultay için süreç hemen başlar ama partide şu an il ilçe kongreleriyle ilgili sürç işlemekte olduğu için, Olağanüstü Kurultay düşünülmeyecektir.
CHP’de ‘Hizipçiler’ tarafından son seçimde CHP’nin oylarını fazla artıramamış olması Genel Başkan değişikliği için bir fırsat olarak değerlendiriliyor.
Kılıçdaroğlu seçilirken onun yanında olanların bir kısmı bile şu sıralar başka denizlere yelken açmış gibi görünüyor.
Lafı fazla uzatmadan soralım?
CHP’de Kılıçdaroğlu gider mi?
Bunun olmasını isteyenler var elbette.
Ama ben Kılıçdaroğlu’nun kurultaydan yine Genel Başkan olarak çıkacağına inanıyorum:
Niye böyle söylüyorum.
Neticede buna bin 200 delege karar verecek ama bu soruya dilerseniz Samsun delegelerinden yola çıkarak cevap verelim.
Samsun’un 18 delegesi var.
İki milletvekili ile birlikte delege sayısı 20’yi buluyor.
Şimdi Ankara Milletvekili ama Haluk Koç’u da Samsun delegesi olarak düşünebiliriz. İl ilçe kongreleri tamamlanmadığı için nasıl bir yapının oluşacağı tam olarak bilinmemekle birlikte, mahalle delege seçimlerinin sonuçlarına bakacak olursak Samsun delegelerinin firesiz olarak ‘’Kılıçdaroğlu’’ diyecekleri anlaşılıyor.
Mevcut delege yapısından yola çıkarak bir kanaat geliştirsek bile Samsun delegelerinden sadece Muharrem İnce’ye üç veya dört oy ancak çıkar.
Diğer genel başkan adaylarının hiç birine Samsun delegasyonundan oy gelmeyecektir.
Demem o ki;
CHP’de Genel Başkan değişmeyecektir.
Ama Kılıçdaroğlu’nun başta parti meclisi olmak üzere yönetimini değiştirmesi bekleniyor.
Bütün bunları yazdıktan sonra neden yazımızı bir gün geciktirdiğimi de kısaca anlatmak isterim.
Bir yakınımızın cenazesinden dönerken aracımla Atakum yönünden Samsun istikametine geliyordum. Baruthane üst geçidinin yakınlarında Batı Parka dönecek araçlar için yapılmış cepteki kırmızı ışıkta çok sayıda araç bekliyordu.
Işıklarda çok sayıda aracın birikmiş olması nedeniyle sol şerit tamamen kapanmıştı.
Bu nedenle duraklamıştık, bir araç hızla gelip arkadan aracıma çarptı.
Çapmanın şiddetiyle savrulunca haliyle ben de öndeki araca çarptım.
Bize çarpan aracın sürücüsü hafif şekilde yaralanınca karakolda ifade verdik. Ayrıca alkol muayenesi için hastaneye de götürülünce o gün yazımı yetiştiremedim.
Bunu yazmamadaki amacım başımdan geçenleri anlatarak vaktinizi almak değil.
Amacım trafik akışının çok yoğun olduğu o yolda Batı Park istikametine dönüş için izin verilmesidir.
O cep anlamsızdır.
Daha doğrusu tehlikelidir.
Polis memurları, cep yapıldıktan sonra o noktada kaza sayısının arttığını söylüyorlar.
Atakum’dan gelenlerin de Batı Parka girme hakları var.
En azından oradaki iş yerlerin kaybını önlemek için bir noktadan dönüş izni verilmelidir.
Benimde karıştığım kaza yerindeki cep, o malum otelin girişini rahatlatmak amacı taşıyorsa ki böyle bir algı vardır.
Bu fenadır.
Hatta günahtır.