limanbet limanbet bonus veren siteler bonus veren siteler bonus veren siteler istanbul evden eve nakliyat cappadocia green tour istanbul sex shop jojobet giriş jojobet casino siteleri nakliyat istanbul evden eve nakliyat istanbul eşya depolama
Çanakkale Savaşı Ve Çobanın Otlattığı Keçiler
Yazarlar // 18 Mart 2015 Çarşamba 00:00

İsmail BAŞARAN

İstiklal Marşı şairi Mehmet Akif Ersoy Çanakkale’yi anlatırken okuyanların tüylerini diken diken ediyor…
“Vurulup tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,
Bir hilal uğruna, ya Rab, ne güneşler batıyor!
Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş, asker!
Gökten ecdad inerek öpse o pak alnı değer.
Ne büyüksün ki, kanın kurtarıyor Tevhid’i...
Bedr’in aslanları ancak, bu kadar şanlı idi.
Sana dar gelmeyecek makber’i kimler kazsın?
Gömelim gel seni tarihe” desem, sığmazsın…”


XXX

“Birinci Dünya Savaşı günlerinde Marmarisli bir çoban keçilerini otlatırken denizde boncuk gibi dizili karartılar görür. Çobandan muhtara, muhtardan kaymakama, kaymakamdan da kasabadaki komutana aktarılan bu bilgi İstanbul’a ulaşır sonunda. Denizdeki mayınları toplamak için görevlendirilen bir deniz subayı ve üç asker Marmaris’e doğru yola koyulur.
Marmaris’in girişinin mayınlanmasının nedeni, kasabanın iskelesine yanaşan bir Alman denizaltısının ikmal yapılmış olmasıdır. Savaşta birlik olduğumuz Almanların gemileri ile denizaltılarına yardım edilmemesi için, Akdeniz’deki Fransız donanmasına ait bir gemi önlem olarak bırakır Marmaris sularına…
Uzmanlar tarafından Marmarisli balıkçılar ve sünger avcılarının yardımıyla çıkarılan mayınlar kıyıda toplanır. Uçaklar görmesin diye de üzerleri ağaç dallarıyla örtülür. Mayınları İstanbul’a taşımak için yöredeki devecilerden her kervanda bir tane olan “Lök” denilen en güçlü develerin Marmaris’e getirilmesi istenir. Mayınlar develere yüklenir.
Mayınları taşıyan deve kervanı ilk gün Beldibi’ne ulaşır. Ertesi gün Taşhan’da konaklayan kervan yolculuğunu Gökova’da tamamlar. Burada arabalara yüklenen mayınlar Aydın’a oradan da trenle İstanbul’a ulaşır.
Mayınlar İstanbul’da Haydarpaşa’dan mayın gemisine yüklenir. Bu arada Fransız komutasındaki mayın gemisi boğazı temizlemiştir. Boğazın temiz olduğu yolunda rapor verilmiştir.
Tesadüfe bakın ki o gece Nusrat Mayın Gemisi Marmaris’ten gelen Fransız mayınlarını Çanakkale boğazına döşemiştir.
Ertesi sabah yani 18 Mart günü, İngiliz ve Fransız donanması Çanakkale Boğazı’ndan giriş yapmış ancak bu mayınlara takılmıştır. Batan batmış yaralananlar geri dönmüştür.
Bu mayınların Marmaris’ten Çanakkale’ye gittiğini kimse bilmiyor” diyor Sunay Akın Geyikli Park adlı kitabında…

ERTUĞRUL UÇAĞI VE ERTUĞRUL GEMİSİ
Sultan II. Abdülhamit 1890 yılında Japonya’ya bir iade-i ziyarette bulunulmasını istedi. Bu ziyaret için yelkenli ve ahşap donanımlı Ertuğrul savaş gemisi seçildi. 1890 Haziranında Yokohama’ya ulaşan gemi İmparator Meji tarafından karşılandı. 15 Eylül 1890’da Japonya’dan ayrılan gemi 16 Eylül 1890’da Oşima adası yakınlarında Kuşhimato yakınlarında şiddetli bir fırtına ile battı. Olayda 540 denizci öldü ve 75 kadar denizci kurtulmayı başardı. Tarihimizde bu olay Ertuğrul Faciası olarak adlandırılmıştır.
Peki, Çanakkale Savaşı ile bu olayın ilişkisi nedir?
Onarılmasının ardından Çanakkale’ye getirilen ve burada monte edilen, uçuşu sırasında ise Çanakkale’nin düşman gemileri tarafından mayınlardan temizlendiğini görerek rapor eden uçağın adıdır Ertuğrul.
O uçuş olmasaydı belki de Çanakkale’de mayınların temizlendiği bilinmeyecek, İngiliz ve Fransız gemileri de Çanakkale’den kolaylıkla geçebilecekti…

ERTUĞRUL VE YAKAKENT
O Ertuğrul Gemisi’nin battığı Kumhimato ile Samsun’un Yakakent ilçesi şimdilerde “Kardeş Kent” durumundalar.
Hatta hatırlanacağı gibi Yakakent’e bir de Kuşhimato adında park bulunmaktadır.
Sadece Kuşhimato olarak, yani Ertuğrul Gemisi olarak olaya bakmamak gerektiğini Ertuğrul uçağı nedeniyle de Çanakkale ile Yakakent’i bağlantılamak sanırım mümkün olacaktır.
Tabi Yakakent’e ayrı bir önem verilecekse…

GÜNÜN SÖZÜ
Vurulup tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,. Bir hilal uğruna, ya Rab, ne güneşler batıyor…