Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Demir, ‘’2020 Projelerin yılı olacak’’ demiş.
Pek sevindim.
Ve fakat
‘’Başkan’ın projelerden kastı, termik santraller gibiyse’’ diye düşününce de, ürktüm aslında.
Mustafa Demir’in Büyükşehir Belediye Başkanı seçildiği tarihin üzerinden 9 ay geçti.
Başkan’ın ilk icraatı, suya zam yapmak oldu biliyorsunuz.
Suyu bu ülkede en pahalı içen şehirlerden biri Samsun oldu.
Hele şu sayaç okuma bedeli denen uygulamaya yapılan yüzde 150 gibi akıl almaz zam ise nasıl açıklanır bilemedim.
Yüzde 150 zam, 90’lı yılların enflasyonist ortamında bile görülmüş şey değildir.
Başkan’a şu gerçeği bir kere daha hatırlatmak isterim.
Ekmek ve suya yapılan zam, belediye başkanlarını koltuğundan eder.
Bu şehrin ‘Abi’ unvanlı tek belediye başkanı olan Muzaffer Önder, ‘Sudan sebeple’ koltuğundan olmuştu.
O sudan sebep ‘Atık Su’ parasıydı.
1999 seçimlerinde o zamanlar Anap’tan aday olan solcu bürokrat Yusuf Ziya Yılmaz, atık su parasını almayacağını söylerken, Muzaffer Önder ise, yasal bir zorunluluk olduğunu söyleyerek, atık su almaya mecbur olduklarını anlatmaya çalışıyordu.
Muzaffer Abi, o seçimi çok az bir oyla kaybetti.
Seçimi kazanan Yusuf Ziya Yılmaz, o sözünü kısa bir süre tutmuş olsa da, Samsun halkı, atık su parası ödemeye devam ediyor biliyorsunuz.
Mustafa Demir’in ikinci icraatı ise termik santrallere onay vermek oldu.
Termik santral uygulamasını, Çarşamba ovasını sanayiye açma kararı izledi.
Bu iki proje de, tarım kenti olma iddiasındaki Samsun’un istemeyeceği bir şeydi.
Protestolar sürüyor hala.
Mahkeme, termik santrallerden birinin depolama alanı için yürütmeyi durdurdu.
Santral inşaatı sürüyor hala ama depolama alanı olmadan o büyüklükte bir santralin çalışması mümkün değil.
Başkan’ın son uygulaması olan ulaşımda abonman sistemine geçilme kararı da, taraflı tarafız herkesi şaşkına çevirdi.
Bir hesap hatası mıdır bilemedim ama Büyükşehir Belediyesi öğrencilerin abonman uygulaması öncesi 50 biniş için 90 Tl. ödedikleri ücreti, abonman uygulamasıyla birlikte 92.50 Tl’ye çıkarmış.
Hesaplamada hata yoksa ki, öyle gibi görünüyor.
Bu arada ücretlendirme, kısa denemler için böyle iken uzun süreli abonmanlarda biraz daha az olacak.
Şöyle ki:.
Biniş ücretinin 1.85 Tl olduğu varsayımından hareketle 30 günlük 150 biniş için 277.50 Tl ödemek yerine 225 Tl ödeyecekler.
Ancak İstanbul’daki öğrenciler ise 200 binişe 40 Tl. ödemeye devam edecekler.
Samsun’daki bir öğrenci, ulaşım için İstanbul’daki öğrencilerden 185 Tl daha fazla ödemek durumunda kalırken, aynı zamanda 50 kere de eksik seyahat etmiş olacaklar yani.
Böylece ulaşım ücretlerine de örtülü bir zam yapılmış oluyor aslında
Bir arkadaşımız sosyal medya paylaşımı yaparken Samsun’u ‘ZAMSUN’ yakıştırması yapmıştı.
Şu anki uygulamalara nasıl da yakışmış.
Hani nasıl söylenir:
‘’CUK’’ diye oturmuştu.
Başkan Demir, ‘’2020 projeler yılı olacak’’ demiş ya.
Ne yapılacaksa, onu halk yapacak aslında.
Başkana değil yani.
Bilmem anlatabildim mi…!