Samsun Büyükşehir Belediyesinin bir projesi daha mahkeme duvarına tosladı.
Mahkemelerden çıkacak kararları önceden bilmek mümkün değil elbette.
Ve fakat.
Samsun Büyükşehir Belediyesinin Kültür Park üzerinde yapmayı planladığı Kent Yönetim Merkezi ile ilçeler için düşünülen minibüs terminali ile ilgili projelerin mahkeme duvarına toslama ihtimali beklenen bir durumdu.
''Perşembe'nin gelişi, Çarşamba'dan bellidir'' diye bir söz var ya.
Bu da öyle bir durumdu aslında.
Dolgu alanlarında kalıcı bir yapılaşmaya izin verilmiyor biliyorsunuz.
Geçici yapılar inşa edilebilir ancak.
''Atatürk Kültür Merkezi, Büyük Otel ve Vilayet binası varsa, Kent Yönetim Merkezi ve ilçeler için terminal binaları neden olmasın?'' diye soranlar olabilir
Bunun için şu ayrıntıya dikkat çelmek isterim.
Türkiye'de kıyıların düzenlenmesiyle ilgili düşünce Osmanlı döneminde varmış ama buna dair kanun ise 1974 yılında CHP-MSP Koalisyon Hükümeti döneminde çıkarılmış ancak, 6785 sayılı bu kanuna göre yapılması gereken kıyı kenar çizgilerinin düzenlenmesi ihmal edilmiş.
Kıyı kenar çizgisiyle ilgili düzenleme ancak 1979 yılında yapılmış.
Aralarında zamanın Belediye İmar Müdür Embiya Sancak'ın da aralarında bulunduğu 4 kişilik komisyon, kıyı kenar çizgisini, Onur Anıtı’nın bulunduğu parkın bitimindeki Atatürk Bulvarının başladığı noktayı esas alarak Derbent Burnu ile Kürtün Çayı’nın denize döküldüğü Kalyon Burnu’na kadar olan alanı kıyı kenar çizgisine dahil etmiş.
Ancak, bakanlık bunu kabul etmeyerek denizin başladığı alandan itibaren dolguyu da içine alan ikinci bir kıyı kenar çizgisi düzenlemiş.
Samsun'da kıyı kenar çizgisini düzenleyen ama aynı zamanda onaylanmamış iki ayrı karar vardı.
Ta ki 2007 yılına kadar.
Büyük Samsun Oteli’nin, 1969 yılında yapıldığını biliyoruz.
Bu nedenle otelin yapımı1974 yılında çıkarılan 6785 kanundan önceye rastlaması nedeniyle dolgu alanındaki ruhsatlı tek yapıydı.
Buna rağmen yıkıldı biliyorsunuz.
Atatürk Kültür Merkezi’nin yapımına da 80'li yıllarda başlandığını biliyoruz.
Vilayet binasının yapım hikayesi de ilginçtir.
Eski vilayet binası ihtiyaca cevap vermemeye başlamıştı.
Muzaffer Önder'in Belediye Başkanı olduğu dönemde, valilik binası yapmaya karar verildi.
Bakanlıktan bunun için de bir ödenek tahsis edilince binayı yapmak için iki nokta ortaya atıldı.
Biri şimdi Çarşambalılar lokalinin bulunduğu bölge ki, orada bina yapma fikrinden, planlamaya bile alınamadan vazgeçildi.
İkinci nokta ise Liman kavşağının karşısındaki Yüceloğlu Petrol'ün olduğu alan ve çevresiydi.
Rahmetli Muzaffer Abi, o bölgeyi çok önemsiyordu.
Bir sohbetimiz sırasında ''Orasını Brüksel'in girişine benzeteceğim'' dediğini hatırlarım.
Valilik binasını da, çevre düzenlemesiyle birlikte o bölgede yaptırmayı planlamıştı.
Ve fakat.
Bakanlığın ayırdığı bütçe sadece bina yapımı içindi.
Muzaffer Abi'nin binayı yapmayı düşündüğü alanda istimlak yapılması gerekiyordu ama arsa için ödenek yetmiyordu.
Bakanlık tarafından ''Kamu arazisi bulun'' denilmişti yani.
Ödeneği kullanmak için de günler sayılıydı.
Ödeneğin bakanlığa geri dönmesine 20 gün kala binayı yapmak için en uygun alan olarak şimdiki yer bulunmuştu.
Binayı şimdiki yerine yapma kararı, bir mecburiyetin sonucunda alınmıştı ama o gün karara ''Evet'' oyu verenlerin bile o karar, ''Keşke 'Evet' demeseydik'' dedikleri bir karardır aslında.
Samsun'da kıyı kenar çizgisi, 2007'de Yabancılar Pazarı'nın yapımı sırasında son şekini almıştı.
Mimarlar Odası, Yabancılar Pazarı'nın yapımını ilgili kararı mahkemeye taşırken, Embiya Sancak'ın yardımıyla onun elinde bulundurduğu kıyı kenar çizgisiyle ilgili iki ayrı planı mahkemeye sunmuş, mahkeme de, kıyı kenar çizgisi olarak Atatürk Bulvarının başladığı noktadan itibaren olan planı kabul etmişti.
Bayındırlık Bakanlığı da mahkemenin kararına uyarak son şeklini alan Samsun'un kıyı kenar çizgisini onaylamıştı.
Bakan olarak kararı onayan da zamanın Bayındırlık ve İskan Bakanı, şimdinin Samsun Büyükşehir Başkanı olan Mustafa Demir in olması da bugün ilginç bir tesadüf olarak karşımızı çıkıyor.
Ve fakat.
Gelin görün ki, aynı Mustafa Demir, üyesi olduğu Mimarlar Odası Samsun Şubesinin başvurusuyla onaylanan ve altında imzası bulunan kıyı kenar çizgisi içinde kalan alanda iki ayrı proje yapmak istiyor.
Mahkeme de bu durumda önüne konan kıyı kenar çizgisiyle ilgili düzenlemeye aykırı projeler için yürütmeyi durdurma kararı veriyor.
Bunda şaşılacak bir şey yok elbette.
Ve fakat.
Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Demir'in, üyesi olduğu odanın başvurusu sonucu son şeklini alırken, Bakan olarak altında imzası bulunan kıyı kenar çizgisinin hilafına olan projeleri Samsun'a dayatma inadıdır.
Biz bu türden çelişkileri yazmaktan bıktık ama başta Büyükşehir Belediyesini yönetenler olmak üzere Samsun bürokrasisi, yanlış üstüne yanlış yapma inadından vazgeçmiyor.
Biz de bu duruma şaşırıyoruz haliyle.