Dün bu sütunlarda Samsun Büyükşehir Belediyesinde yönetici pozisyonlarına atananların birden fazla maaş verilebilmesi amacıyla belediye şirketlerine yönetici yapılmasını eleştirmiştim.
Dünkü yazıda ayrıca, ballı maaş alanların özellikle Trabzon orijinliler arasından seçildiğini, en azından böyle bir algının oluştuğunu yazmıştım biliyorsunuz.
Büyükşehir'deki ballı maaş uygulaması yani, belediye iştiraki şirketlere yönetici yapılarak birden fazla maaş verilme durumu, sadece Mustafa Demir dönemine özgü bir uygulama değilmiş.
''Hafiza-i Beşer nisyan ile malüldür'' denir ya.
Eski meclis üyesi olan bir okurum hatırlatmasa, Yusuf Ziya Yılmaz döneminde de uygulanan bu durumun, sadece Mustafa Demir dönemine ait bir uygulama olacağı yanılgısını yaşayacaktım.
Yılmaz döneminde başlamış oysa bu uygulama.
‘Ballı Maaş’ uygulaması belediyemizde bir bakıma geleneksel hale gelmiş yani
Mustafa Demir döneminde ballı maaş almaları için seçilen yöneticilerin genellikle Trabzon orijinliler arasından belirlendiğine dair bir algı var ya.
Yılmaz döneminde ballı maaş alanların nereli olduğuna bakılmıyordu belki ama 'kafkas' kökenli olmasına özen gösteriliyordu nedense.
Mesele, ballı maaş alanların nereli oldukları da değil aslında.
Bizatihi uygulamanın kendisidir.
Birden fazla maaş alanların belli bir bölgeden olanlar arasından seçilmesine dair eleştiriyi yapma amacım konuya daha fazla dikkati çekmek için ironik yaklaşmaktır sadece.
Asgari ücret açlık sınırında biliyorsunuz.
Zam yapılmasaydı daha da beter durumdaydı.
Yüzde 50 dolayında zam yapıldığı halde ülkemde çalışanlara halen açlık sınırında ücret veriliyorken, belediyelerimizde asgari ücretin çok üzerinde ücret alan yöneticilerin, şirketlerde yönetim kurulu üyesi yapılarak birden fazla maaş almalarını sağlamak akla ve mantığa sığmadığı gibi kamu vicdanını da yaralıyor.
Bu saçma uygulamaya bir an önce son verilmelidir.
Bir kamu kurumu olan belediyeler, arpalık değildir.
Belediye başkanları ''Şehremini'' olarak da anılırlar.
‘Şehrin emin insanı’ yani.
Oylarımızla seçerek şehrimizi emanet ettiğimiz başkanlardan, beklenen şehir halkının bütününe hizmet götürmesidir.
Şehirde yaşayanların refahı ve mutluluğu için çalışmasını beklediğimiz başkanları, sadece birilerinin mutluluğu için çaba harcarken görmek üzüyor hepimizi.