Bu Bir İhanettir

Bir şehre bu kadar ihanet edilemez. Edilemez de edenler çıkarsa ne yapılır? Öncelikle iline ve kentine ihanet eden yöneticilere oturdukları koltuğun bir seçim sonrası devredilemez. Samsun ili ve merkez dahil ilçeleri için yazıyorum.

Vatandaştan topladığınız vergileri vatandaşın hizmetine değil de yandaşlara dağıtmak için projeler üretmeye kalkarsanız ve har vurup harman savurursanız önce bir avuç suda boğulursunuz sonrasında ilinizdeki kentlerin tamamını aynı suda boğarasınız.

Önceki gün yağmur vurdu Samsun’u. Özellikle merkezlerde hayatı gerçek anlamda olumsuz etkileri. Ne yapalım yağmur yağdı böyle oldu deyip geçemeyiz ve geçmemeliyiz. Yeniden düzenlenen yollardaki su birikintileri ve yağmur sularının akacak yer bulamayıp caddeleri göle çevirmesi, plansızlık ve şehirden toplanan vergilerin doğru yerlere harcanmamasının göstergesi oldu.

Allah beterinden korusun, işyerlerini su bastı, bazı araçlar sürüklendi. Sevindirici ya ise can kaybının olmamasıydı. Ya bir de can kaybı olsaydı hesabı kim soracak kim verecekti? Samsun’da siyaseten hesap sorulacağını, özellikle de Büyükşehir Belediyesi’nin bu konuda eleştirileceğini sanmyorum. Birkaç cılız ses çıkacak ancak Büyükşehir Meclisi’nde yağan yağmurun açtığı hasar öyle sanıyorum ki sorulmayacak. Nedeni basit, çünkü Mecliste yeterli muhalefet sayısı yok, İktidardaki AK Parti ve ortak MHP oyları hesap sorulmaya yetmeyecek, “Bu şehrin paralarının neder har vurup harman savrulduğu konusunda bilgi istenmeyecektir.

Bir yağmurda yeni yapılan caddelerin üzerinden dere gibi su akması, yapılan işlerin ne kadar plansız olduğunun göstergesidir. Belediye Meclisi’nde AK Parti’nin yanında ortaağı MHP de var. MHP’li üyeler AK Parti’tye ve AK Parti’li Mustafa Demir’e neden hesap sormuyorlar, yoksa çekiniyorlar mı? Ses çıkarmamak, Meclis’te hesap sormamak yanlışlara ortak olmak yani millete ihanet etmektir. Aklı başında Samsun’un geleceğini düşünen insanların yarın önlerine sandık geldiğinde yerinde yapılmayan harcamaların hesabını mutlaka soracakları kaçınılmazdır.

Önceki gün yağar yağmurdan nasiplenenlerden birisi de bendim. Adeta sırılsıklam oldum hem de şemsiyeyle korunmama rağmen. Ancak Başkan halen akıllı sistem derdinde, vatandaşın verdiklerini yandaşlara artırmanın yollarını arıyor. Sayın Demir,yağmur yağdığında insanların önce caddelerde karşıdan karşıya geçişlerinde yüksek atlama yarışmalarına girmelerini engelle de sonra araçlar hızlı mı geçti, yaya kırmızı ışığı ihlal mi etti diyerek vergi toplamanın yollarını ara. Bir şehre bu kadar ihanet edilemez, edilmemeli.

SÖYLEM VE EYLEM

Hükümet ikide bir vatandaşa yardım yapıldığını anlatıyor, TV’lete çıkıp ilgililer şu kadar yardım yapıldı bu kadar yardım yapıldı yine konuşuyor. Tamamda bu yardımlar kimlere ne kadar yapılıyor. Çevremde terzi var, küçük esnaf var, çay ocağı çalıştıran var, ayakkabı tamircisi var, kısacası varoğlu var. Hangisiyle konuşuyorsam henüz kendilerine biner liradan fazla yargın yapıldığını söyleyen yok. Krdi verileceği söyleniyor da nasıl ödeyeceğini bilemeyen esnaf da kredi almaya yanaşmadığından sıfırı tüketmek üzere. Kısacası iktidarın söylemleri ile eylemleri birbirini tutmuyor. Sadece söylüyorlar, vatandaş uyutuluyor.

GÜNÜN SÖZÜ

Acınmaktansa kıskanılmak dana iyidir. (Heredot)