Bir Başkanlık Seçimi

Önümüzdeki günlerde Türkiye’de Cumhurbaşkanlığı seçimi yapılacak.

Siz bakmayın adının “Cumhurbaşkanlığı Seçimi” olduğuna.

Seçim sonrası, şayet Recep Tayyip Erdoğan kazanırsa seçimi, ki başka bir sonuç çıkacağına inanmıyorum, sonrasında sistem galiba tamamen değişecek ve Türkiye Cumhuriyeti “Başkanlık Sistemi” ile yönetilmeye başlanacak.

O nedenle kısa bir hatırlatma yapmak istedim.

Bu seçimde oy kullanacak olanların henüz doğmadığı yıllara gideceğim.

12 Eylül 1980 öncesinde Türkiye’de sağ sol çatışması nedeniyle yer yerinden oynuyordu.

Nedenlerini sıralayacak değil sonuçlarıyla yetineceğim.

Hani bugün demokrasi, demokrasi, halkın çoğunluğu diye tutturanlar var ya, işte onların ibret alması için o günleri ve sonrasına gideceğim.

1982 yılında Türkiye Cumhuriyeti Anayasası için referandum yapıldı.

Bu Türkiye Cumhuriyeti’nin ikinci halk oylamasıydı.

Neden yapıldı?

12 Eylül darbesinden sonra hazırlanan 1982 Anayasası için yapıldı.

7 Kasım 1982’deki halk oylaması ile 1982 Anayasası, yüzde 8.63 'hayır' (1.626.431 seçmen) oyuna karşılık, yüzde 91.37 'evet' (17.215.559 seçmen) oyuyla kabul edildi.

1982 Anayasası, sonuçların açıklanmasıyla 9 Kasım 1982'de yürürlüğe girdi.

1982 Anayasası referandumu Cumhurbaşkanlığı seçimi ile birleştirilmişti.

Anayasanın kabulü ile birlikte, Anayasanın geçici 1. maddesi gereğince, daha önce devlet başkanı ünvanına sahip olan Kenan Evren'in Cumhurbaşkanlığı da halk tarafından onaylanmış oldu…

1980 ve sonrasına yani Kenan Evren’in Cumhurbaşkanı seçilmesi olayına neden parmak basmak istediğime gelince…

Yıllar çok çabuk geçiyor.

32 yılı aşmış zaman sonrasında, bugün Kenan Evren eğer yaşı müsait olsaydı belki de yargılanacak cezaevine gönderilecekti.

Yine de Genel Kurmay Başkanlığının elinden alınması planlanıyor gibi geliyor bana.

Yargı öyle karar verecekmiş.

Nasıl işse bu bilmiyorum da yargının nasıl karar vereceğini kimler nereden biliyor ben de bunu bilmiyorum.

Keser döner sap döner, gün gelir hesap döner derler.

Bugün yargının kendi lehlerine karar verdiğini umanlar yarınlarda yargılanabilirler.

Tabi bu halk öyle bir karar verirse.

Dünya da çok küçük, kimse bir yere kaçamaz sanırım…

OSMAN GENÇ’TEN İLGİNÇ AÇIKLAMA

Meteoroloji kuvvetli yağmur alarmı verdiğinde ilk açıklama Canik Belediye Başkanı Osman Genç’ten geldi.

“Biz hazırız” dedi Canik Belediye Başkanı.

Oysa, Osman Genç’in hazır olması yetmiyordu ki…

Önemli olan bu ilin derelerini ıslah edecek olan Büyükşehir Belediyesi’nin hazır olup olmadığıydı.

O taraftan herhangi bir açıklama gelmedi ve insanlar rahatlatılmadı.

Sahi Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz, can kayıplarına yol açan selden bir yıl sonra yaptığı açıklamada “Kusurluyuz” demişti ya.

Demişti de bu konuda yargı ne karar verdi bileniniz var mı?

Yargıya gidilip gidilmediğini bileniniz var mı?

Yargıya gidilmediyse, neden gidilmediğini bileniniz var mı?

Bir slogan vardır ve çok hoşuma gider o.

“Susma sustukça sıra sana gelecek…”

Sırada kim var, var mı bileniniz?

GÜNÜN FIKRASI

Temel ile Dursun bir gün uçağa binmişler:

Temel Dursun’a “Ula Dursun uçağa binince hakkaten de insanlar karınca gibi görünüyo” demiş.

Dursun cevap vermiş:

“Ula salak zaten onlar karınca, daha uçak hareket etmedi…”

GÜNÜN SÖZÜ

Ciddiyet sığ insanların tek sığınağıdır. Oscar Wilde

DUVAR YAZISI

Atı alan Üsküdar'ı geçti. Biz takibe devam ediyoruz merkez. Tamam!