Bayram Zehir Oldu

Yazarlar // 8 Temmuz 2016 Cuma 00:00

Ragıp GÖKER

Allah bir dahakine ulaşmasını nasip etmesi dileğiyle dün Ramazan Bayramını uğurladık.
Bir kaç yıldan bu yana şeker tadında bayram yazıları yazamıyoruz maalesef.
Şu lanet terör nedeniyle son yıllardaki bayram yazılarımızı hep buruk bir şekilde yazıyoruz.
Bu bayram arifesinde yine Irak, Arabistan, Pakistan ve ülkemizin Güneydoğusundan terör saldırılarıyla ilgili haberler geldi.
Bayram günü teröre kurban verdiğimiz şehidimizi önceki gün Ayvacık’ta toprağa verdik.
Bu arada şehit aileleriyle bayramlaşmaya giden Giresun Bölge Jandarma Komutanı ve beraberidekileri taşıyan helikopterin Alucra yakınlarında düşmesi ile asker ve yakınlarından oluşan 7 şehit haberi bayram sevincimizi yasa dönüştürdü.
Bu da yetmezmiş gibi Ordu’dan gelen sel felaketiyle ilgili haber hüznümüzü bir kat daha arttırdı.
Sel sularının Ordu’da 5 yurttaşımızı yuttuğu anlaşılıyor.
Sel suyuna kurban gitmek bizim bölge insanının kaderi gibi sanki.
Ordu halkının yaşadığı benzer acıyı üç yıl önce bu günlerde Samsun halkı da yaşamıştı.
Bodrum katındaki kapıcı dairesinde babası ve kardeşiyle birlikte aralarında Bedirhan’ın da bulunduğu 13 canı sel suyuna kurban vermişti Samsunlular.
Tesadüf müdür bilinmez ama Ordu’daki sel felaketi de, tıpkı Samsun’da yaşanan felaket gibi Temmuz ayının ilk haftasında yaşandı.
Ki;
Son yıllardaki sel felaketleri ya Temmuz, ya da Ağustos aylarında yaşanıyor.
Felaketin oluşabileceği biliniyordu oysa.
TV’lerdeki hava durumu bültenlerinde bölgemizde şiddetli yağışların olacağı duyurulmuştu.
Buna rağmen can kayıplarının yaşanması düşündürücüdür.
Selin geleceği bilinirken önlem alınmaması da şaşırtıcıdır.
Yağmur suyunu denize ulaştırmada sorun yaşıyoruz.
Oysa her iki-üç kilometre arayla denize dikey akan derlerle doludur bölgemiz.
Üç yıl önce Sasmun’da yaşanan felakete rağmen Ordu’da sel için önlem alınmamış olması sorgulanması gereken bir durumdur.
Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Enver Yılmaz da tıpkı üç yıl önce Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz gibi ‘’Çok yağdı da ondan böyle oldu’’ diyor.
Aynı söylemi Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş da tekrarlıyor.
Numan Kurtulmuş ayrıca, oluşan zararların karşılanacağını da söylemiş.
Bölgede yaşayanların maddi kayıplarının bir şekilde karşılanması, ya da kolaylık sağlanması önemlidir elbette ama can kayıpları ne olacak?
Hayır ve şerrin Allah’tan geldiğini bildiren bir dinin inananlarıyız.
Ve fakat
Meteroroloji bilimi bu kadar ilerlemişken.
Yani selin oluşacağı günler öncesinden duyurulumuşken, özellikle saihillerdeki belediyelerin yağmur suyunu denize ulaştırma konusundaki beceriksizlikleri nedeniyle ölümlerin yaşanmasına da kader mi diyeceğiz.
Karadeniz, ülkemizin en çok yağış alan bölgesidir.
Şiddetli yağışlar ve buna bağlı sel olayları gelecekte de yaşanacaktır.
Ama sele bağlı ölüm vakalarının önüne geçilmesi de belediyelerin görevidir.