Yazarlar // 28 Ekim 2013 Pazartesi 00:00
İsmail BAŞARAN
Samsun’da doğu çevre yolu yapılamadığı veya yapılmaya başlanırsa bile çok geç bitebileceği iddiaları üzerine Çanik’te viyadüklü yol garabeti yaşanıyor.
Tamamlanmak üzere burası, yakında hizmete açılır.
Şimdi sırada galiba Batı Çevre Yolu var.
Buradaki çalışmalar sürüyor.
Bazı bölgelerde hatlar çizilmiş, insanların evleri yıkılacak.
Peki kamulaştırılacak mı?
Devlet kimsenin malına mülküne el koymaz tabi, kamulaştırır gerekirse de ölü eşek fiyatına mı gider orasını bilmem.
Batı Çevre Yolu’nun Samsun – Sinop yoluna bağlanacağı noktada da problemler yaşanıyor.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi’nin güneyinden geçeceği söylenen Batı Çevre Yolu Çatalçam’da Samsun – Sinop yoluyla bütünleşecekmiş.
Çatalçam yerleşim bölgesi.
Hatta oradaki üst geçit bile kalkacakmış.
Peki o bölgede o kadar ah almaktansa bu birleşme noktasını biraz daha batıya kaydırsalar da dua alsalar projeyi yapıp uygulayacak olanlar olmaz mı?
Elbette olur da, Samsun “Ben yaptım oldu” mantığıyla yönetiliyor ya…
Sahi, adı geçen çevre yolunun çevresinde toprak hareketlerine bakılıyor mu?
Burada topraklar el değiştiriyor mu?
Kızmayın canım aklıma geldi ve sordum işte!!!
HAVZA’NIN SULARI
Samsun’un Havza ilçesi ılıcalarıyla yani sıcak sularıyla meşhurdur.
Hem Samsun’dan hem de çevreden tedavi olmak için Havza’ya gelenler vardır.
Bu satırların yazarı da o sulardan yararlanmak için zaman zaman ilçeye gidenlerden birisidir. Sıcak suları nedeniyle Havza İlçesi’nde termal turizm projesi uygulanabileceği söylenmektedir.
Beş yıldızlı oteller, gelsin turistler gelsin paracıklar…
İlçe de kalkınsın…
Bu bir hayal mi?
Hayal bile olsa güzel duyuluyor…
Bu hayalden çıkıp gerçeğe gelelim isterseniz.
İlçeden arayanlar, suların pisliğinden yakınıyorlar.
Sıcak suların değil canım, musluklardan akan içme sularının pisliğinden yakınıyorlar.
Havza’da suların bir haftadan fazla bir zamandır “Çamur gibi” aktığını iddia ediyorlar.
Herhangi bir çalışma nedeniyle böyle akabilir.
Çalışma sonucu da olsa insanların sağlıklı içme suyuna ihtiyaçları vardır.
Çalışmaların bir an önce tamamlanması gerekir.
Benden hatırlatması…
GÜNÜN FIKRASI
Bir sarısın, bir kızıl ve bir esmer kız yanmakta olan bir binanın çatısında mahsur kalmışlar. İtfaiye hemen olay mahalline gelmiş, gerekli cihazları çıkarmışlar. Çatıdan atlayanları tutmak için yanlarında getirdikleri
çarşafı tuttuktan sonra, çatıya doğru seslenmişler;
"Atla. Bu tek şansımız."
Esmer olan kız çatının kenarına kadar gelmiş ve kendisini aşağıya bırakmış. Tam çarşafa gelirken, itfaiyeciler birden çarşafı kenara çekmişler. Esmer kız domates salçası gibi yere yapışmış…
İtfaiyeciler tekrar çatıya seslenmişler;
"Hadi atla. Yoksa kurtulamayacaksın."
Kızıl saçlı aşağıya bağırmış;
"Atlamam. Biraz önce yaptığınız gibi çarşafı çekersiniz siz."
İtfaiyeciler; "Hayır, çekmeyiz. Biz sadece esmerler için bunu yaparız."
Böyle söylenince, kızıl saçlı da kendisini çatıdan aşağıya bırakmış. İtfaiyeciler esmer kızda olduğu gibi yine aniden çarşafı kenara çekince, kızıl saclı da elmalı kek gibi yere serilmiş.
Çatıda sadece sarışın kalmış. İtfaiyeciler daha önce de yaptıkları gibi;
"Atla, atla. Yoksa yanarak öleceksin."
Sarışın; "Kesinlikle atlamam. İki arkadaşım atladığında çarşafı çektiniz. Ben atlarken de çekersiniz."
İtfaiyeciler; "Kesinlikle çekmeyeceğiz. Söz veriyoruz."
Sarışın kız; "Bakın, sizin çarşafı çekmeyeceğinize güvenemiyorum. Şimdi çarşafı yere bırakın ve
etrafından çekilin...
GÜNÜN SÖZÜ
Düşman isterseniz dostlarınızı geçmeye çalışınız. Dost isterseniz, bırakın, dostlarınız sizi geçsin. (La Rochefoucauld)
DUVAR YAZISI
En akıllı insan en güzel akıllı taklidi yapan delidir.