Yazarlar // 11 Ağustos 2022 Perşembe 16:14
Ragıp GÖKER
Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi, illerin tarım müdürleriyle yaptığı istişare toplantısı sırasında "Bana siyasetçi, belediye başkanı veya tarım müdürleri meraların ve tarım alanlarının imara açılması yada başka bir çalışma için bu vasıflarından çıkarılması için kesinlikle gelmesin kabul etmem.'' demiş.
Geç kalınmış bir açıklama olduğunu belirtmekle birlikte, bu açıklaması için bakanı kutlarken, bir yurttaş olarak kendisine teşekkür de etmek isterim.
Bu sütunlarda çoğu kere eleştiri okumakta olduğunuzu biliyorum.
Çoğu kere eleştiri yazdığımız doğrudur.
Bunun için bize kızanlar oluyor.
Dostlarımız arasında yazdıklarımız nedeniyle gönül koyanlar bile oluyor.
Ve fakat.
Hiç kimse ve dahi hiç bir seçilmiş için önyargılı olmadım.
İyi ve güzeli övmek kolaydır.
Zor olan konulara eleştirel gözle bakabilmektir.
Bunu da zaten sizin haber alabilmeniz için yapıyoruz.
Ve aslında konulara eleştirel yaklaşımlarımız nedeniyle iktidar sahiplerine de yardımcı oluyoruz aslında.
Ama görevimiz bize böylesi bir misyon yükledi diye de iyi ve güzele iyi ve güzel işlere övgü yazmayacak da değiliz.
Tıpkı Bakan Vahit Kirşiçi'nin meralar konusundaki yaklaşımına getirdiğimiz övgü gibi.
Ve fakat.
Buraya bir not düşerek, bu açıklamanın sözde kalmamasını istediğimi de belirtmek isterim.
Zira, özellikle 'Bütünşehir' yasasının yürürlüğe girmesiyle birlikte meralar bir rant aracı olarak kullanılıyor.
''Ot parası'' adı altında bir bedel ödenerek, meralara el konulması mümkün çünkü.
Örnek:
Aşağıçinik merası.
Çocukluğumu geçirdiğim Çinik'te, tosunumuzu ve sarı ineğimizi otlattığım mera, lojistik köy projesini uygulamak adına köylülerin elinden alındı.
Meranın projeyi uygulamak için yetmeyeceği anlaşılınca da Aşağıçinik ovası imara açıldı ve köylülere ait birinci sınıf tarım arazileri de vatandaşlardan alındı.
İmar kanununa dayanılarak bedel ödenmeden hem de.
Canik, Bafra ve Ladik'teki mera alanlarında yapılmak istenenlerse diğer örnekler önümüze çıkıyor maalesef.
Bütün bunlar tarım alanlarının korunması için çıkarılan kanun yürürlükteyken yapılıyor.
Bakan Kirişçi'nin övgü dizdiğimiz açılamasına, ''Umarım sözde kalmaz'' şeklindeki notu düşerek ihtiyatla yaklaşmamızın nedeni de budur zaten.