Ziya Selçuk’un yerine Ziya Selçuk’un yardımcısı Mahmut Özer atandı. Prof. Dr. Ahmet Emre Bilgili, Prof. Dr. Petek Aşkar ve Dr. Sadri Şensoy, Milli Eğitim Bakan yardımcıları oldu. Peki, kimdir Mahmut Özer? İşte kariyeri: Tokat İmam Hatip Lisesi mezunu.. Merkezi Malezya’da bulunan İslam Kalite Güvence Ajansları Birliği Başkanı.. Türkiye Gazetesi yazarı..Yurt Dışında bulunan Feto okullarını devralan Maarif Vakfı Başkanvekili.
Şimdi akla gelen soru şu: Ne oldu yani, bakan değişti de ne oldu ve ne olacak? Okullarda Atatürk yeniden gerçekten okutulmaya başlanacak mı? Andımız yeniden okunacak mı? İstiklal Marşı okunabilecek mi? Okul Müdürlerinin odalarında Atatürk Resimleri yer alacak mı? Bakan değişti de ne olacak yani? Eğer bunlar değişmeyecekse bakan değişmeseydi. Kendine ait okullar olduğu söylenen bakan gitti bu kez de FETO okullarını devralan vakfın başkan vekili.
Sayın Mahmut Özer eğer cidden Milli Eğitim Bakanlığı yapacaksa diğer görevlerinden istifa etmelidir. Böylece okulların tarikatların yuvası olacağı söylentilerinin de önüne geçmiş olur. Eğer Bakanı böyle birisi olursa o Milli Eğitim okullarına ben çocuğum olsa göndermek istemem.
EĞİTİM BAŞKA
“Siz meseleyi Suriye mi sanıyorsunuz? Onların Suriye’yi istemelerinin tek bir nedeni vardır, o da Türkiye’yi işgal etmeye zemin hazırlamaktır. Eğer bir gün mesele Suriye olursa bilin ki hedef Türkiye’dir Bu söylediklerimi bir gün anlayacaksınız”
Bu sözlerin sahibi Rahmetli Necmettin Erbakan’dır. Peki, Erbakan Kimdir: Erbakan Türkiye’de Milli Görüş felsefesini kuran ve yaşatan siyasetçidir. Okumuştur, kendisi Profesördür. Yani istenildiğinde diplomasını gösterebilen birisidir. Siyasi hayatı döneminde Türkiye’nin çeşitli bölgelerindeki gezilerinde bir gazeteci olarak bulunan bir kişi olarak hiçbir zaman kırıcı olduğunu vatandaşa hakaret ettiğini görmedim. Trabzon’da ilkokulda okuduğundaki anılarını bizzat ağzından dinledim. Fabrikalar kurmuştur, bizzat kuruluşunda bulunmuştur. Yani satmamıştır kurulu fabrikaları.
İşte böyle eğitim aldıysan Üniversiteyi bitirdiysen diploman varsa gösterebiliyorsan, bir de Profesörsen fabrikalar kurarsın, kurulu fabrikaları satmazsın. Türkiye’de son yirmi yılda satılan fabrikaların büyük bölümü okumuş insanlar tarafından kurulmuşlardır. Dedim ya Eğitim başka bir durumdur. Eğitimsizlik ise bir başka durum, göster diplomayı dediklerinde gösteremezsin, ne acı değil mi?
Evet yine Türkiye’ye akın akın gelişler var, yine Türkiye işgal altına giriyor. Yine vatandaş olarak benim ekmeğime ortaklar çıkıyor. Peki, neden Sarayların ödeneklerinde kısıtlama olmuyor da gelenlere dağıtılmıyor hep vatandaştan alınıyor? Var mı cevabı olan bir yiğit?
YANGINLAR BİTMEDEN
Bir kanun çıktı kaşla göz arasında. Turizm Teşvik Kanunu’nun bazı maddeleri değişti. Turizm gelişme bölgeleri dışında kalsa bile orman arazileri kamu yararı kapsamına alınacak ve turizm yatırımlarına açılacak.
Bu kanun şimdi Samsun’u ne kadar ilgilendiriyor?
Hazırlanacaksa Bir süre önce Bafra ilçesinde subaşmaz oranlarında bir yangın çıkmıştı nasıl olduysa su içindeki ağaçların bazıları bile yanmıştı. Sonrasında da burada turizm amaçlı bir otel yapılacağı açıklanmıştı.
Vay anasını ormanların yanacağını ve böyle bir kanun çıkarılacağı biliniyor muydu diye sormak geliyor içimden. Ya da Samsun öngörüsü çok yüksek insanlar tarafından yönetiliyor diyebiliriz.