Dünkü haber bültenlerinde MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin milletvekillerine meclis başkanlığı seçiminde yaptıkları manevranın nedenlerini anlatmasını istediği anlatılıyordu.
Anlaşılan MHP tabanı, liderlerinin bu tutumundan rahatsız olmuş.
Ki;
MHP’ye gönül vermiş, sandıktaki oyunu bu parti için kullanmış birçok arkadaşımın bu konudaki rahatsızlığını gözlemliyorum.
MHP’liler, meclis başkanlığı seçiminde CHP’lilerin Deniz Baykal’a değil de, Ekmeleddin İhsanoğlu’na oy vermeleri gerektiğini söylüyorlar.
Buna acaba kendileri inanıyor mu merak ediyorum.
Güya CHP’liler İhsanoğlu’na oy verselermiş AK Parti bölünürmüş.
Cumhurbaşkanlığı seçiminde neden bölünmediler.
Ki:
İsmet Yılmaz seçilirken AK Parti’nin fire vermediğini bile bile bunu söylüyorlar.
Ekmeleddin Bey Meclis başkanlığına yakışırdı elbette.
Birçok CHP milletvekili de Ekmeleddin Bey’e oy verebilirdi.
Ama bir yıl önce görüldü ki;
AK Partililerin oyunu alamadı.
MHP’lilerin büyük bir bölümü bile O’na oy vermedi.
Yok hükmünde saydıkları HDP’nin oyunu ise hiç alamazdı.
50 dolayında HDP’li Baykal’a oy vermiş ama.
Geçersiz oy kullanmak yerine Baykal’a oy atmış olsalardı 12 yıl sonra meclis başkanlığı muhalefet tarafından kazanılırdı.
Kaldı ki, Meclis Başkanı İsmet Yılmaz’la benim bir problemim yok.
O koltuğu dolduracağını düşünüyor ve yüce meclisi layıkıyla temsil edeceğine dair şüphem de yok.
MHP’lilerin var ama.
Parti Sözcüsü ve Gurup Başkan Vekili Oktay Vural’ın Savunma Bakanı iken İsmet Yılmaz için söyledikleri hala kulaklarımda çınlıyor.
‘’Deniz Baykal’a oy verirsek bunu tabanıma anlatamam’’ demiş Bahçeli.
MHP’lilerin bir kere bile Baykal’ı eleştirirken duymadım ama AK Parti hükümetini ve onun bakanlarına olmadık laflar ettiler.
Milliyetçi hareketin lideri, parti sözcüsünün ‘’Sıvışma Bakanı’’ derken, Türk topraklarını bir terörist guruba terk etmekle suçladığı Milli Savunma Bakanını, Meclis Başkanı yapmayı içine nasıl sindirecek ve bunu tabanına nasıl anlatacak, bunu da zaman gösterecek.
Seçim sonrası kimse durumun ne olacağını kestiremiyordu, özellikle MHP her türlü çözüme kapılarını kapatınca piyasalar bir anda allak bullak olmuştu.
Ama CHP’nin lideri her türlü çözüme açık olduğunu belirtmiş bunu üzerine piyasalar yeniden durulmuş, ülkenin üzerindeki karabulutlar dağılmıştı.
İktidar olmak demenin, koltuk sevdası demek olmadığını anlatmak için de Devlet Bahçeli’ye çağrıda bulunarak ‘’Gel sen Başbakan ol’’ bile demişti. Daha sonra yapılan açıklamalardan, Kılıçdaroğlu’nun hamlesinin MHP liderini oldukça zora soktuğu anlaşılıyor.
Bahçeli, Meclis Başkanı seçimindeki çalımıyla bu defa Kılıçdaroğlu’nu oldukça sora sokmuş ve rövanşı almıştır.
Ve fakat
Bütün bu olup bitenlerin daha çok MHP tabanını sora soktuğu da bir gerçek.
Bu durum, MHP tabanında çok tartışılacaktır.