Ayancık Belediyesi Çocuk Meclisi Ve Atakum

Yazarlar // 28 Haziran 2014 Cumartesi 00:00

İsmail BAŞARAN

Yıllar önce Sinop’un Ayancık ilçesinde Rıfat Örnek Belediye Başkanlığı görevini sürdürürken, bir de çocuk meclisi oluşturulmuştu.

Çocuklar seçim yapmış ve oluşan çocuk meclisi kararlar almaya başlamıştı.

Çocukların aldığı karardan ne çıkar demeyin sakın.

Neler neler çıkmıştı…

Çocuklar o meclisi bir seçimle kurmuş ve belediye başkanı Rıfat Örnek ve Ayancık Belediye Meclisi sesini bile çıkarmamış sonuna kadar desteklemişti o çocukları.

O dönem Belediye Başkanı ve Meclis üyeleri, o çocukların hangi aileden geldiğini ve ailelerin hangi siyasi partiye meyilli olduklarını sorgulamamıştı.

Çocukların da siyasi tercihleri sorulmamış büyüdüklerinde “Yandaş” olup olmayacakları tartışılmamıştı bile.

Çocuklar öncelikle parkların artırılması konusunda karar almışlar ve Belediye Meclisi’ne iletmişlerdi bu kararlarını.

Sonrasında Ayancık ilçesinin sahilinde doğudan batıya, batıdan doğuya hareket eden bir tren istemişlerdi.

O kocaman ilçe belediye meclisi, o küçücük çocukların aldıkları kararları uygulamış, ilçede parkların sayılarını artırmış, tren de yürütülmeye başlanmıştı.

O dönemler Milliyet Haber Ajansı’nda çalışan birisi olarak sıkça gittiğim Sinop ve Ayancık’ta o parklarda oturmuş hatta o trene bile binmiştim…

Çocuklar kentlerin geleceğidir.

İşte o anlayışla kurulmuştu o meclis.

Çocuklar yarın yaşayacakları kentin bu günden düzenlenmesine yardımcı olsunlar diye…

25 yıl önce miydi, yoksa 35 yıl önce mi?

Hesap yapmanın hiçbir anlamı yok.

Anlayış meselesi bu iş…

Samsun’un Atakum ilçesindeki gibi aynen!!!

Atakum sakinleri kent meclisi oluşturacaklar, Belediye Başkanı kendisini kral yerine koyup “Ben bu meclisi tanımam” diyecek ve kendisine göre bir başka meclis oluşmasını sağlayacak.

Hani Atakum’u halkla birlikte yönetecektiniz?

Seçim öncesi böyle sözler vermemiş miydi İshak Taşçı?

Acaba “halkla” derken “yandaşlarla mı” demek istemişti?

YUSUF BEY VE FOSEPTİK KOKULARI

Yer Samsun’un Yakakent İlçesi’nin Belediye binası önündeki meydan.

Yusuf Bey seçim öncesi burada konuşuyor ve halka sözler veriyor.

Konuşmasında “Yakakent’i çok sevdiğini, burada arkadaşları olduğundan” bahsediyordu.

Ve de Yakakent ilçesinde yıllardan beri kanalizasyon yapılmadığını bu nedenle de ilçenin “çok” koktuğunu dile getiriyordu.

Ve de orada halka söz veriyordu:

Seçilirsem ilk işim Yakakent’in kanalizasyon sorununu çözmektir…

Yusuf Bey seçildi.

Ancak verdiği sözü unutmuşa benziyor.

Her ne kadar SASKİ’si hemen su paralarını toplamaya başlamışsa ve de meydanın deniz tarafına kocaman beton bloklar konuluyorsa da Yakakent hala fosseptikler nedeniyle “çok” kokuyor…

Şimdi Yakakentli soruyor:

Başkan Yılmaz verdiği sözü unutacak mı yoksa tutacak mı?

GÜNÜN FIKRASI

Oflu hoca Cuma namazında içki içenleri fena azarlıyordu:

"Paranızı sokağa atıyorsunuz. Kazanan kim?

Meyhaneci...

En büyük dükkân kimin?

Meyhanecinin...

En güzel ev kimin?

Meyhanecinin...

Ya en güzel araba?

Meyhanecinin...

Bu paraları veren kim?

Ha sizin gibi kafasızlar..."

Aradan 2 hafta geçer, Temel koşarak hocanın yanına gelir ve ellerine sarılıp öperek:

"Allah razı olsun hocam, senin verdiğin içki vaazı sayesinde hayatım kurtuldu.."

Hoca memnun:

"Aferin, içkiyi bırakmanın mükâfatlarını ahrette de göreceksin oğlum" der.

Temel düzeltir:

"İçkiyi bırakmadım hocam, meyhane açtum!"

GÜNÜN SÖZÜ

Akıllı bir insan kazandığı paranın birazını, aldığı nasihatin ise birçoğunu bir yana koyar. Harry Carns

DUVAR YAZISI

Çimlere basmak yasaktır, bütün futbolcular suç işliyor..