19 MAYIS 1919 günü Ulusal Kurtuluş Savaşı’nı başlatmak üzere çıktığı Samsun’dan hareketle yeni Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Mustafa Kemal Atatürk, 20 Ekim 1927 günü “Gençliğe Hitabesinde neler diyordu?
Galiba hatırlamakta fayda var.
“Ey Türk Gençliği!
Birinci vazifen, Türk istiklalini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza
ve müdafaa etmektir.
Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegane temeli budur. Bu temel, senin, en
kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni, bu hazineden mahrum etmek
isteyecek, dahili ve harici, bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklal ve
Cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkan ve şeraitini düşünmeyeceksin! Bu imkan ve şerait, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklal ve
Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın kaleleri zapt edilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde iktidara sahip olanlar gaflet, dalalet ve hatta hıyanet içinde
bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri şahsi menfaatlerini,
müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakru zaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir.
Ey Türk istikbalinin evladı!
İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen, Türk İstiklal ve
Cumhuriyetini kurtarmaktır. Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur.”
Son zamanlarda bazıları “Türk diye bir ırk yoktur, Türk bir sentezdir” cümlelerini klandılar ya işte buna takılıyorum.
Yarın 19 Mayıs 2019 yani Ulusal Kurtuluş Savaşı’nın başladığı gün. Mustafa Kemal Atatürk’ün bu amaçla Samsun’a ayak bastığı gün.
Gençlik sorsun bakalım kendine: Türk istiklalini, Türk Cumhuriyetini, muhafaza ve müdafaa edebiliyor muyuz?
GÜNÜN FIKRASI
Bakan olan görgüsüz birisi şoförüne sorar: "Şoför söyle bakalım eşekle şoför arasında ne fark vardır? " Şoför bir süre düşündükten sonra mahcup bir şekilde; "Bilemedim bakanım" der.
Bakan cevap olarak: "Eşeğe çüş diyince, şoföre ise dur diyince durur" der. Bunun üzerine şoför çok sinirlenir ama karşıdaki bakan olduğu için bir şey söyleyemez.
Belirli bir süre sonra bu defa şoför bakana: "Bir soru sorabilir miyim bakanım" der. Bakan da: "Sor bakalım" der.
Şoför sorar: "Eşekle bakan arasında ne fark vardır?"
Bakan bir süre sonra: "Bulamadım şoför söyle bakalım" der. Bunun üzerine şoför şöyle konuşur:
"Vallahi bakanım ben de bulamadım..."
GÜNÜN SÖZÜ
Her fert istediğini düşünmek, istediğine inanmak, kendine mahsus siyasi bir fikre malik olmak, seçtiği dinin icaplarını yapmak veya yapmamak hak ve hürriyetlerine maliktir. Kimsenin fikrine ve vicdanına hakim olunamaz. (M. Kemal ATATÜRK)