Mustafa Kemal Atatürk Bandırma Vapuruyla yanında silah arkadaşları da olduğu halde çıktığı yolda 19 Mayıs 1919 günü Samsun’a ayakbastı. Ve, bu yolda çok badireler atlatıldı, sonunda tek partili padişah dönemi sona erdi ve Ülke düşman işgalinden kurtarılarak Cumhuriyet kuruldu. Tahir kitapları bu meşakkatli yolda yapılanları yazdı, yazmaya da devam ediyor.
Atatürk’ün anıtı Samsun’a dikildi. Türkiye’nin her noktasında yer aldı anıtlar. Ancak en önemlisi bana göre Samsun’da halen Park’taki şaha kalkmış atın üzerinde duran Mustafa Kemal’i simgeleyen olanıdır. Krippel tarafından8 yapılan anıt Samsun’a gelenlerin yanında onurla fotoğraf çektirdiği bir eserdir. Türkiye’nin neresinden gelinse gelsin insanlar o anıtın önünde fotoğraf çektirmeden yollarına devam etmezler. Kısaca Atatürk Türkiye’nin her noktasında, hatta Dünya’da heykeli olan saygı duyulan bir liderdir.
Ancak son günlerde Samsun’da bir Atatürk heykeli konusunda tartışmalar sürüyor. Bir heykel yerinden sökülmüş ve Sanayi’ye gönderilmiş. Fotoğrafları ortaya çıkınca Atatürk’e bu saygısızlığı yapanlar geri vitese takmanın yollarını arıyorlar şimdi. Kimseyi Atatürk Düşmanı olarak yaftalamak gibi bir düşüncem yok ancak heykelin sözüm ona onarılmak üzere Sanayi’ye gösterilmesi de saygısızlık, aymazlık ve iş bilmezliktir.
Samsun Emniyet Müdürlüğü “Tadilat için Atatürk Heykeli'ni sanayiye gönderdik” diyor ancak inandıramıyor. Belki gerçekten onarım için gönderilmiştir ancak öyle de olsa yapılan yanlıştır. Çünkü heykeller yerinde onarılırlar, taşınmazlar bir başka yere.
Bu konunun uzmanı OMÜ Güzel Sanatlar Fakültesi eski Dekanı Prof. Dr. Metin Eker böyle özel heykellerin profesyonel ekiplerce yerinde tadilatının yapılabileceğini belirtiyor. Yani taşınıp sanayiye getirilmesinin yanlış olduğuna dikkat çekiyor. Sayın Eker "o iş sanayide olmaz. Heykel yerinden kaldırılmaz ve özel ekipler, profesyonelce günler sürecek çalışmalarla bunu ancak yapabilir. 2000'li yıllarda Atatürk anıtı için dönemin Valisi destek istemişti. Özel ekip tadilat yaptı. Sanayide tadilat görmedim "dedi.
Evet, ben bu taşınma işini iş bilmezlik olarak adlandıramıyorum. Madem onarım işinin böyle olmayacağını bilmiyorsunuz, bir bilene danışsaydınız ya. Atatürk Heykeli’nin yerinde saraydan gemiyle İngiltere’ye kaçan padişahın heykeli olsaydı onu da Sanayi’ye mi gönderecektiniz?
MUTFAKTA YANGIN VAR
Bir yıl öncesine kadar yüz lirayla gidilen pazardan alınan sebze ve meyvelerle bir haftalık ihtiyaç görülebiliyordu. Ancak dün bu kadar parayla iki gün bilemedin üç gün yetecek kadar sebze ve meyve ancak alınabildi. Bunun içinde et, tavuk, yağ, yumurta yok. Artık tencerede yemeklik yerine sadece su kaynıyor. Türkiye’yi yönetenler de Üniversitelere rektör adayıp ortalığı karıştırmakla vatandaşın açlığını unutturmaya çalışıyor.
Artık vatandaş marketten bir kilo makarna alacağına yarım kilo alıyor. Alınan ekmek sayısı artıyor. Çünkü artık tencereler kaynamayınca vatandaş çareyi eğer bulabilirse kuru soğan ve bayat ekmekte arıyor. Sahi sarayda ne yeniyor ne içiliyor, bunları anlatsalar ya vatandaşa. Vatandaş sadece şükredecek ancak unutulmasın ki bu harmanın sonu yakındır.
GÜNÜN SÖZÜ
İmkânsızlık yalnız sersemlerin sözlüğünde bulunan bir kelimedir. (Napoleon)