Resmi gazete de yayınlanan ,Asgari Ücret Yönetmeliğine göre Asgari Ücret; işçilere, normal bir çalışma günü karşılığı, ödenen ve işçinin gıda, konut, giyim, sağlık, ulaşım ve kültür gibi zorunlu ihtiyaçlarını, günün fiyatları üzerinden, asgari düzeyde karşılamaya yetecek ücret olarak tarif edilmektedir.
2018 yılında net olarak 1.603 TL olan asgari ücret, 2019 da %26.8 artış ile 2.020 TL yapılmıştır. 2020 de %15.3 artış ile net 2.324 TL, 2021 de ise % 21.56 artış ile net 2.825 TL yapılmıştır. CHP’li belediyeler 3.100 TL yapmış hatta CHP’li Balıkesir ili Manyas ilçesi belediyesi asgari ücreti net 4.200 TL olarak belirlemiştir.
Asgari ücreti belirleyen hükümet ve CHP’li belediyelerin her yıl yenilenen bütçeleri var. Ayrıca hükümetin aldığı karar, özel sektörü de etkilemektedir. Çünkü özel sektör de asgari ücret yönetmeliği kararlarına uymak zorundadır.
Asgari ücret tespit edilirken; maalesef bütçe gelirleri hesap edilerek ya da gerçekten tanımındaki ihtiyaçları karşılayacağı hesap edilerek, bulunmuş bir rakam değildir. Siyasi bir karardır. CHP’li belediyeler işçiye en çok değer veren parti görünümü vermek için belki de bütçesini zorlayarak bu rakamları vererek hükümeti sıkıştırmış o da geri kalmamak için, boşalttığı hazinede verecek gücü olmasa da vereceğinin biraz daha üstüne çıkmıştır. Hazinenin nasıl boşaltıldığı ayrı ve çok uzun bir konu. Benim bu konuyu yazmaktaki amacım çok farklı...
Bu ülkede; gayri resmi olarak işsizliğin % 25 olduğu bir ortam da öyle ya da böyle bir işi olan yokluk içerisinde de olsa evine ekmek götürürken, işsizler… Sadece kalifiye elemanlar değil, üniversite mezunu işsizler bunalıma düşüp intihar ediyorlar. Biri yer biri bakar kıyamet ondan kopar... Pandeminin sonucu yüzbinlerce küçük esnafın da işsiz olduğunu düşünerek, belediyelerin ve hükümetin harcamalarında daha dikkatli olup, varlığını paylaşması gerekmez mi? İş ise iş, aş ise aş... Ya da işsiz insanlarına maddi yardımda bulunması sosyal devlet ve belediyecilik anlayışıdır. Hükümet ve belediyeler bu dönemde daha çok tasarruf yapmalıdırlar.
Belediyelerin ve devletin gelirleri sabit ... Harcamaları arttıkça, yeni kaynak bulamaz iseler, bu harcamaları karşılamak için yapacakları tek şey zamdır. Demem o ki asgari ücretin ertesinde zamlar yağmur gibi yağmaya başlıyorsa, verdiklerini zaten geri almış oluyorlar. Bu tiyatro böyle sürüp gidiyor.
Artık devlet kurumları şeffaf olmalıdır. Harcamalarını halka anlatmalıdır. Kentinde, ülkesinde aç, açıkta insan bırakmamak tek amaç olmalıdır.