Dün 10 Kasımdı. Atatürk’ün kalplerimize gömüldüğü günün yıldönümüydü aslında. Büyük insanlar ölmezler bunu biliyorum ve yaşıyorum. Merak içindeydim, kimler 19 Mayıs'ta Anıtkabir’e hastalıklarını bahane edip gitmeyeceklerdi?
Daha önceki yıllarda hasta olanları görmüştük, ancak dün galiba hasta olan yoktu, ya da ben fark etmedim. Daha önceki yıllarda neler denmemişti ki, arşivlerde ve zihinlerde var bunlar. Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Atatürk’ün huzurunda saygıyla durması Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşı olarak beni ziyadesiyle mutlu etti. Ey Atatürk sen ne büyüksün ki aradan geçen yıllar sonra da karşına geçip başta Devlet ricali olmak üzere saygıyla karşında eğiliyorlar. Gençler, anneler babalar, çocuklar gelip mozolenin başında dualarını okuyorlar. Benim dikkatimden kaçmış olabilir, 10 Kasım günü hasta olanlar ve Anıtkabir’e gitmeyenler varmıydı gördünüz mü siz?
Benim gördüğüm ve TV’lerden izlediğim her geçen yıldönümünde Anıtkabir’e gidenlerin sayısı artıyor, hem de binlerce kişi artıyor. Genci, yaşlısı, kadını, erkeği, Türkiye’nin çeşitli bölgelerinden gitmişler Anıtkabir’e Atatürk’e sevgilerini ve saygılarını sunar. Yaşayanlar, hem bugünleri hatırlayacaklar hem de bundan sonra gelecek Cumhurbaşkanlarının anıtlarına gidenlerin ne kadar olduğunu görecekler. Sonra da bir değerlendirme yapıp “herkes Atatürk olamaz” diyecekler.
Ün Samsun’da da Atatürk için anma töreni vardı. Atatürk’ün 83'üncü ölüm yıl dönümü dolayısıyla Samsun’da anma töreni Atatürk Anıtı’nda düzenlendi. Samsun Valisi Doç. Dr. Zülkif Dağlı, Samsun Garnizon Komutanı Topçu Albay İbrahim Camcı ve Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Demir’in anıta çelenk sunumu ile başladı törenler ve çelenklerin sunulması sonrası buradaki tören sona erdi.
Hem Samsun’daki törenlerde hem de Anıtkabir’deki törenlerde kimsenin hastalık bahanesiyle törenlere katılmadıklarına tanık olmadım diyecektim ki birilerini göremedim. Bu törenlere sadece Cumhurbaşkanı mı gidebilir, Siyasi Parti Genel Başkanları gidemez mi? Cahilliğime verin, çünkü Erdoğan'ın iki şapkası var da.
USTA’YA YENİ GÖREV
İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Samsun milletvekili Usta, şehit kardeşine küfür ettikten sonra görevden alınan Lütfü Türkkan'ın yerine Grup Başkan vekilliği görevine getirildi.
Bundan sonra artık kendisini TV’lerde daha çok göreceğiz. Her gördüğümde ise aklıma Samsun’daki Belediye Başkanlığı seçimleri gelecek. Eğer Samsun’da seçimlere girseydi Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimleri böyle mi sonuçlanırdı sorusunun soracağım kendime. Yanıt belli gibi, kime soruyorsam seçimleri kesin AK Parti kaybederdi yanıtını alıyorum da.
Bir uçak Afrikanın balta girmemiş ormanlarının üzerinden geçerken düşer. Uçak küçük bir nakliye uçağıdır ve sadece Amerikalı pilot kurtulur. Ormanda yaşayan bir zenci kabile bu pilotu bulur. İyileştirir ve pilot gel zaman git zaman bu kabilenin içinde yaşamaya alışır. Derken yıllar geçer ve kabilede çocuklar beyaz ve sarışın doğmaya başlar. Bir, iki... Kabile şefi bakar ki bu iş böyle olmayacak pilotu karşısına alıp konuşmaya karar verir. Pilotu çağırır ve sorar: Nedir bu, yani sen geldikten sonra çocuklarımız beyaz doğmaya başladı der şef.
Pilot da kendini savunmak için şöyle der: Sayın şefim siz burada ormanların içindesiniz bilmezsiniz, doğal seleksiyon denen bir şey var, yani canlılar zaman geçtikçe özelliklerini değiştirir. Mesela şu atı ele alalım; bakın at çok güzel beyaz bir at, ama yavrusu siyah olmuş?
Şef bir ata bakar, bir yavrusuna, bir de pilota ve şöyle der: Tamam, sen onu unut, ben de bunları unutacağım. Partiler doğal seleksiyon mu geçiriyor acaba?
GÜNÜN SÖZÜ
Giysilerini kendilerinin en önemli yanı sayanlar genellikle giysilerinden daha değerli olamazlar. (William Hazlitt)