Amerikan Küstahlığı

ABD Başkan adayı Joe Biden, “Erdoğan’ı devireceğiz” demiş.

Ama darbeyle yapmayacaklarmış bunu.

Seçimle devireceklermiş.

Ve bunun için de muhalefete yardım edeceklerini söylemiş.

Bre densiz.

Bre ukala.

Sen kimsin.

Ve bizi ne zannediyorsun.

Anlaşılan o kontrol ettiğiniz muz  cumhuriyetleriyle karıştırmışsın bizi.

Ve fakat.

Burası Türkiye Cumhuriyeti.

Bağımsızlığımız için yedi düvele kafa tutmuşuz.

Sen kim oluyorsun.

“Bu cesareti nereden buluyorsun” demeyeceğim.

Biliyorum ki, aramızda sizi şımartanlar da var.

Ve hatta.

Kimi siyasetçilerin, siz Yankee’lerden hicazet alıp seçimlere katıldıkları bile yazılıp çizildi bizim medyamızda.

O küstahlığa varan cesareti de, bundan alıyorsunuz sanırım.

Ama bizi, içişlerine karıştığınız uydu Arap devletleriyle karıştırmayın sakın.

Saddam heykelini yıkan sizin askerlerinize yardım eden Iraklılar vardı ya.

Bir zamanlar bizim tebamızdılar belki ama onlara benzemeyiz biz.

Bağımsızlığımızı nasıl kendi çabamızla ve kendi bilek gücümüzle kazanmışsak.

Demokrasimizi de kendimiz korur ve yaşatırız.

Geçmişte size ihtiyaç duyan politikacılarımız oldu belki.

Ve hatta.

Kurtuluş savaşımızı vermeye karar verdiğimiz günlerde Amerikan Mandasını savunanlarımız da oldu belki.

Ve fakat.

Böyle düşünenlere Gazi Mustafa Mustafa Kemal Paşa ki, Ata’mız bilir ve bu nedenle Atatürk soyadını verdik kendisine.

Sizin himayenize girmemiz gerektiğini savunanlara bak ne cevap vermiş.

"Biz başarılı olacağız.

Buna şüphem yok.

Acaba zafere kavuştuğumuz ve memleketi kurtardığımız zaman Osmanlı ricalinin (yöneticilerinin) ileri gelenleri utanmak hissini duyabilecekler mi?

Öyle bir manda istenecek veya verilecekmiş ki, hakimiyet hakkına, dışarıda temsil hakkımıza, kültürel bağımsızlığımıza, vatan bütünlüğümüze dokunulmayacakmış.

Buna ve böylesine, Amerikalılar değil, çocuklar bile güler.

Her şeyin başında Amerikalılar kendilerine hiçbir menfaat temin etmeden böyle bir mandayı niçin kabul etsinler? Amerikalılar bizim kara gözlerimize mi aşık olacaklar!

Bu ne hayal ve ne gaflettir!

Hayır paşalar hayır, hayır, beyefendiler hayır, hayır, hayır hanımefendiler hayır.

Manda yok.

Ya istiklal ya ölüm var."

Demişti Büyük Önder.

Bağımsız olamayacaksak.

Yaşamanın da bir anlamı yok yani bizim için.

Altıncı filonuzun başına gelenleri bilir misin.

Bilmiyorsan sana anlatsın birileri.

“Yaşasın tam  bağımsız Türkiye, kahrolsun Amerikan emperyalizmi” diyerek darağacına giden Deniz Gezmiş ve arkadaşları ile “Amerika'nın sınırları Kars'tan başlar’ diyen ABD başkanının askerlerine alkış mı tutmalıydık?" diyerek,  ölüme gülerek giden Harun Karadeniz  gibi gençleri de yetiştirdik biz.

O gurur duyduğunuz 6. Filonuzu ve Coni’lerinizi Boğaz’ın serin sularına atan gençlerdi onlar.

İyi tanı bizi.

Öğrende gel yani.

Bu ukalalığa varan açıklamayı yedi ay önce yapmış olmana rağmen, şimdi gündeme gelmesi de manidar ya neyse.

Ben diyeceğimi dedim.

Kimin değirmenine su taşıma gayretindeysen onu da bilemem ama yemeyiz artık böyle lokmaları bilesin.