AKİLLERİ VEKİL YAPSINLAR(!)
Yeni Başbakan âkil diye nitelendirdiği insanlar ile bir araya geldi.
Dolmabahçe’de 3. Görüşme…
Akiller arasında akillananlar olmuş, gelmemişler…
Fire vermiş anlayacağınız…
39 akillanan âkil ki bu da toplam akil in %62’sine denk geliyor…
Katılmama kararı almışlar.
Bunların arasında en bilinenleri; Orhan Gencebay, Prof.Dr. Deniz Ülker Arıboğan, Baskın Oran, Kürşat Bümin vb…
Arıboğan, “Âkil heyetin artık işe yaraması imkansız” deyip ayrıldı…
***
Son toplantıdan akilli(!) kararlar çıkmış…
Kararlara baktım sanki birileri PKK’nın sözcülüğünü yapar gibi hep devletten ve hükümetten bir şeyler istemiş…
Sanki bebek katili, terörist başı Öcalan’ın (İmralı’nın), PKK’nın(Kandil’in) talepleri…
Sanki Oslo görüşme notları #2…
Neler var bu notlarda?
10 madde ile talepler belli;
Vere vere bi hal olduk(!), anlaşılan bir şeyler daha verecekler…
Âkil(!)lerin isteklerine bakılırsa sanki Türkiye Cumhuriyeti Doğu ve Güneydoğuda “işgalci(!)” konumunda…
Bazı şeyleri anlamak gerçekten zor…
Mesela; Bu akil(li)ler neden 2 bin teröristi ikna etmek yerine, 75 milyondan çözüm(!) denilen (s)açılım süreci(!) için yeni şeyler talep ediyor?
Gidin teröristleri ikna edin... Kimsenin doğu, güneydoğudaki vatandaşlarımızla bir derdi YOK, bunu görmüyor musunuz? Anlatamıyor musunuz? Sorunlu olan terörisler, terörist zihniyeti, sorunlu olan PKK, Kandil, İmralı her neyse...
Ya da, PKK’dan bir talep yokken neden hep devletten, milletten bir şeyler istiyorlar…
“Çatışmasızlığın devamı” demişler; tamam, “analar ağlamasın” dediler, PKK’nın borazanisi HDP son Kobane(!) olaylarından KCK’yı sokağa döküp “vatandaşın anasını ağlatmadılar mı?”…
Ne yani!.. Genelkurmay’ın “Molotof arana çiçek atın” demesini mi bekliyor birileri…
“Öcalan'ın cezaevi şartlarının iyileştirilmesi, sekreterya kurulması.” Demişler; tamam zaten bebek katili kendi kalacağı inşaatı denetleyip “2 odalı, banyolu hatta bahçeli bir yer” yapılmadı mı? Sekreterya diyorlar, zaten WhatsApp tan mobil olarak mesajlaşan elebaşına bir de sekreterya mı kuracaklar?
***
Âkil, akil… Bunlar, akil, akıllı, biz milletcek akılsızız öyle mi?
Hem bunlar, daha önce de il il gezip milletin gazını alan Âkiller düzeni değil mi?
Dün ne başarısızdı da, bugün bunlardan yeniden medet umar olduk?
Hem bu millet iyi ya da kötü, severiz yada sevmeyiz ama vekilini seçmiş, O'na siyaset kurumu çerçevesinde “Âkil” demiş meclise yollamış…
Meclisin üzerinde, birileri yapacaklarını aklamak için neden Âkil diye bir şey kurar? Varın onu da siz düşünün…
Âkil denen akıllıları birileri vekil yapsın da kurtulalım…
***
Yazdıkça da, okudukça da, dinledikçe de, gördükçe de insanın canı sıkılıyor!..
Hüseyin KURT