Adalet ve Kalkınma Partisi milletvekilliği seçimleri öncesinde en fazla rağbet gören siyasi parti durumunda.
İktidar çünkü.
Peki, bu akın iktidar olmasıyla mı ilgili?
Sadece öyle olduğunu sanmıyorum.
Ya neden?
Aklımın erdiği kadarını anlatayım size.
Örnek olarak da kendimi vereyim:
Milletvekilliği seçimleri öncesinde AK Parti’ye aday adayı olduğumu farz edin.
Bir yerlerden buldum beş bin lirayı ve yatırdım hesaba.
Sonrasında İl Başkanlığı’na başvurumu yaptım.
Birkaç resim ve orada verilen demeç medyada yer aldı.
Ben bu haberleri sakladım elbet. Başvurumun kabul edildiğine dair belgeyi de, yatırdığım paranın belgesini de.
Çünkü bunlar ileride gerekli olabilir.
Yapılan değerlendirme sonucu aday olduğunu düşünün, dokuzuncu sıradan da olsa fark etmez.
Seçimlerin yapıldığı güne kadar ortalıkta dolandığımı ve partiden bana verilen program doğrultusunda çalıştığımı da faz edin.
Ancak olmadı ve seçilemedim.
Hiç önemli değil.
Seçimler bitti, herkes normal hayatına döndü.
Eğer ticaretle uğraşıyorsam yeni bir çevre edindim demektir, ticaretim artacak.
Eğer taahhüt işleri yapıyorsam, elimde üzerinde “Falanca dönem milletvekili aday adayı veya adayı” yazılı kartvizitim ile birlikte yandaş kurumlar veya belediyelerde alırım soluğu.
Oradaki ihalelerden nemalanmak isterim.
Yok, taahhüt işleriyle uğraşmıyor da kamu kurumunda çalışıyorsam, seçilemeyince görevime geri döneceğim elbet.
Yine o kartvizitim var ya, ilk işim yeni atamaları kovalayıp üst makamlara geçebilmek olur.
Yani kısaca ben böyle yapardım, eğer aday adayı veya aday olsaydım.
Acaba iktidar partisine bu nedenle mi bu akın?
Böyle yapılıyor demiyorum kimse üzerine alınmasın sakın…
YILMAZ OTELE MÜŞTERİ BULUYOR MU
Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz Samsun’daki Mobil Santralın yapımı için davet mektubu göndermişti.
Bunu kendisi itiraf etmişti sonraları.
Geçenlerde açılışı yapılan otelle ilgili işveren açıklama yaptı:
“Bizi buraya Yılmaz davet etti, biz de gelip yatırımımızı gerçekleştirdik…”
Bu ifadeyi Yılmaz yalanlamadığına göre söylenen doğru.
Yani kısaca Yılmaz bunu hep yapıyor.
Bunun dışında başka yaptıkları da varmış meğer.
Bunu bilmiyordum.
Yılmaz artık tüm davetlerini bu otelde veriyor.
Sormak istiyorum; Yılmaz bu otelde yaptığı davetleri için ücret ödüyor mu?
Ödüyorsa kaç lira ödüyor?
Bu ödemelerin karşılığında fatura kesiliyor mu, kesiliyorsa kimin adına kesiliyor?
Bu soruları neden sorduğumu da dile getireyim:
Yılmaz konuklarını daha önce nerede ağırlıyordu?
Samsunum gemisi, Sevgi Kafe gibi yerlerde, yani Belediyenin envanterindeki yerlerde.
Peki, şimdi neden?
Müşteri bulma gayreti mi?
AK PARTİ İLE CHP EŞİT DURUMDA
Siz bakmayın Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki sandalye sayılarına.
Yeni bir seçime giriyoruz ya, bu nedenle olsa gerek bu iki siyasi partimiz eşit durumda.
Hangi konuda mı?
Her iki siyasi partinin de aday adaylığı için aldığı başvuru ücretleri eşit.
AK Parti de CHP de erkek aday adaylarından beş bin lira başvuru parası alıyorlar.
Bayan aday adaylarından alınan paranın tutarı ise 2 bin 500 lira…
En azından bu konuda eşit duruma gelmişler.
Bir de milletvekilliği konusunda eşit duruma gelseler…