Yazarlar // 10 Ekim 2023 Salı 09:06
Ragıp GÖKER
AK Parti'de kongre süreci, 4.Olağanüstü Büyük Kongrenin yapılmasıyla tamamlandı ama 5 Kasım'da yapılacak kurultay süreci, CHP’de dün gergin şekilde yapılan İstanbul Kongresiyle sürdü.
Dün ayrıca beş adayın yarıştığı Samsun İl Kongresi de yapıldı.
AK Parti'nin Büyük Kongresinde tek liste oylandığı için, Cumhurbaşkanı ve Ak Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, kongrede oylanacak MKYK listesine kimlerin ismini yazacağı, ya da kimlerin üstünü çizeceği merak ediliyordu.
Kİ;
Günlerdir Erdoğan'ın MKYK'da büyük değişime gideceği söyleniyordu.
Başta Binali Yıldırım gibi Erdoğan'a yakınlığı ile bilinen birçok isim liste dışı kaldı.
AK Parti, MKYK’da yüzde 60 oranında bir değişiklik yapıldığı söyleniyor ancak, bu değişikliğin AK Parti özelinde Samsun siyasetine yaradığı gözleniyor.
Zira gerek Çiğdem Karasalan ve gerekse Yusuf Ziya Yılmaz listedeki yerlerini korudular.
MKYK listesinde olmak Karaaslan ve Yılmaz açısından önemli elbette ama her iki isim de AK Parti’de ''Başkanlıklar'' olarak adlandırılan yönetim kademelerinde yer alabilmeleri durumunda, onlar açısından bu başarı daha da önem kazanacaktır.
AK Parti'de elbette son kararı Erdoğan veriyor ancak, Yılmaz veya Karasalan'dan birinin Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılarından biri olmaları durumunda, 31 Mart seçimlerinde Samsun'da kimlerle yola devam edileceği veya kimlere ''Senin için buraya kadar'' ya da, kimlere ''Şimdi sıra sende'' denilmesinde etkili olacakları da beklenir haliyle.
Gelecek AK Parti'de de çok şeye gebe yani.
Gelecekte çok şeye gebe, durumu sadece AK Parti için de geçerli değil biliyorsunuz.
CHP'de de kurultay süreci ''Değişim'' söylemleriyle devam ediyor.
CHP'de İstanbul'u kimin kazanacağı en çok merak edilen kongrelerden biri ve belki de en önemlisiydi.
Kongreyi, Genel Merkez'in adayı Cemal Canpolat'a karşı, değişimcilerin ve de özellikle Ekrem İmamoğlu'nun desteklediği Özgür Çevik kazandı.
Kongrenin olaylı geçtiği ve özellikle Canpolat'ın, Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun yola devem edeceklerini söylediği İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Erkem İmamoğlu'na ağır eleştirilerinin, AK Parti'lilerin yaptığı eleştirileri aratmaması da dikkatlerden kaçmadı.
Öyle anlaşılıyor ki, CHP’de, Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili Genel Seçimlerin kaybedilmesinin yarattığı travma devam ediyor hala.
CHP'nin kurultay süreci sancılı sürüyor yani.
Bu arada birçok ille birlikte dün Samsun İl Kongresi de yapıldı.
Samsun’daki beş adaylı yarışı Mehmet Özdağ kazandı.
Beş aday da değişimden söz ediyordu ama bu iddiayı en çok dillendiren Aylin Tat olmuştu.
Özdağ, tabiri caizse süreci sessiz ve derinden yürüttü.
Özdağ'ın yaklaşımına ''Saman altından su yürütmek'' tanımını yapmak ne kadar doğru olur bilemem.
Ancak, Özdağ, bir taraftan, kendisi için değişimden yana olduğu iddialarını yalanlamazken, bir taraftan da Parti Genel Sekreteri özelinde güçlü şekilde sürdürülen Genel Merkez desteğini de, 'istemem ama yan cebime koysan iyi olur' gibi anlaşılan bir tavrı kongre gününe kadar sürdürmesi de ilginçti sahiden.
Sonuç verdi ama.
Bu nedenle o tavrı, siyaseten başarı olarak görmek de mümkün elbette.
CHP'nin 5 Kasım'daki kurultayında Samsun’dan seçilen 19 delege oy kullanacak.
19 delegenin hangi adaya oy vereceği merak konusu elbette.
Öğrendiklerimizin ışığında o merakı gidermeye çalışalım öyleyse.
Samsun’dan seçilen 19 delegeden 17 veya 18'inin ''Değişim'' diyenlerin adayı Özgür Özel'den yana, bir veya iki delegenin de aday olması halinde Kılıçdaroğlu'na, Kılıçdaroğlu'nun aday olmaması durumunda ise Genel Merkez'in göstereceği adaya oy kullanacağı tahmin ediliyor.
Rahmetli Demirel'in ''24 saat bile geç'' dediği gibi siyaset ortamında akşamdan sabaha çok şey değişir.
Bu nedenle siyaset için önceden tahmin yapmak genellikle insanları yanıltır ama Samsun'dan kurultaya gidenlerin çoğunlukla değişimden yana oy kullanacaklarını söylemek şimdilik mümkün elbette.