19 Mayıs törenle anılacak mı?

Yıllar önce, yani Amerika Birleşik Devletleri'nin o dönemdeki Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice Türkiye Cumhuriyeti'nin adını "Türkiye Birleşik Cumhuriyeti" diye adlandırdığı günlerde "Ne oluyor?" diye soran birisiydim.
Aynı günlerde Türk Askerinin başına çuval geçirildiğinde de aynı soruyu tekrarlayanlardandım.
Bunlar hep kayıt altındadır.
O dönemlerde yazdığım yazılar ortadadır.
O sırada "Andımız da değiştirilecek mi?, Türkiye Cumhuriyeti'nin adı değiştirilecek mi?" diye defalarca sormuşumdur.
Şimdi de soruyorum:
"Büyük Kurtarıcı Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün Ulusal Kurtuluş Savaşımızı başlatmak üzere 19 Mayıs 1919 yılında Samsun'a ayak basması
yıllardan beri 'Gençlik ve Spor Bayramı' olarak kutlanıyor ya, bu Bayramın kutlamaları engellenecek mi?"
O gün Atatürk anıtına çelenk sunulmasının da önüne geçilecek mi?
Yani o gün de çelenk sunulması işi gurup halinde değil de ayrı ayrı mı yapılacak?
Durum oraya doğru gidiyor herhalde.
O gün topluca çelenk sunulmaması ve insanların bir araya gelmemesi için öyle bir yol izleneceğini ve bu nedenle önlemler alınacağını tahmin ediyorum.
İnşallah yanılan ben olurum.
Çünkü "Ulusal Kurtuluş Savaşı yapılmamıştır, Çanakkale'de Türk şehitliği yoktur" diyecek kadar ileri gidenler bu kurtuluş savaşının başlangıç tarihi ve noktasını da yok sayabilirler...

T.C. ANAYASASI'NDA MEDYA !...
"MADDE 25. - Herkes, düşünce ve kanaat hürriyetine sahiptir. Her ne sebep ve amaçla olursa olsun kimse, düşünce ve kanaatlerini açıklamaya
zorlanamaz; düşünce ve kanaatleri sebebiyle kınanamaz ve suçlanamaz.
MADDE 26. - Herkes, düşünce ve kanaatlerini söz, yazı, resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hakkına
sahiptir. Bu hürriyet resmî makamların müdahalesi olmaksızın haber veya fikir almak ya da vermek serbestliğini de kapsar.
MADDE 28. - Basın hürdür, sansür edilemez..."
Bu iş bugün böyle...
Yarın nasıl olur bilmiyorum.
Anayasa değişir bu maddeler de değişir mi onu da bilmiyorum.
Son zamanlarda Samsun medyası ve çalışanlarına yönelik ağza alınmayacak laflar sıkça duyulmaya başlandı.
Kendini bir ok zannedenler hemen gazetecilere ok atmaya başladı ya.
Biraz okusalar, biraz etraflarındaki duvarları yıksalar ne iyi olur.
Yoksa attıkları oklar dönüp dolaşıp kendilerine de saplanabilir...

YIKILAN CAMİLER VE SAMSUN
Son zamanlarda sosyal medya adeta bir haberle yıkılıyor.
AK Parti'li belediyeler cami yıkıyor diye...
Bu haber sonunda İş İşleri Bakanı Sayın Muammer Güler tarafından da doğrulanmış.
Bu söylenenlerin doğru olduğunu Samsun'da yaşayanlar zaten bilirler.
Çünkü sanırım bu iş ilk olarak Samsun'da başladı.
Yani Cami yıkımı işi...
Samsun Fuarının içinde bir cami vardı.
AK Parti'li Büyükşehir Belediye Başkanı Ziya Yılmaz bu camiyi yıllar öncesinde yıktırdı.
Yıktırırken de "Oraya çok daha modern bir cami yaptıracağı"
söylentileri çıkarıldı ve vatandaşın gazı bu yolla alındı.
Aradan yıllar geçti, Ziya Yılmaz camiyi yıktırdığı o yere daha güzeli ve yenisini yaptırdı mı?
Hayır ya ne yaptırdı?
????
Yılmaz'ın her yaptığının doğru olduğunu kayıtsız şartsız kabul edenlere hatırlatılır...

GÜNÜN FIKRASI
Adamın biri sabah saat 10'a doğru bir elinde içinde inek pisliği olan bir tenekeyle kafeye gelmiş,
- "Bana bir çay.." diye seslenmiş,
- "Şimdi geliyor efendim.." demiş garson ve çayı getirmiş..
Çayı bir yudumda içmiş adam, almış eline pislik dolu tenekeyi başlamış kafenin her tarafına serpmeye ve çekmiş gitmiş..
Ertesi sabah yaklaşık yine aynı saatlerde tekrar elinde pislik dolu tenekeyle gelip yine
- "Bana bir çay..!" demesiyle,
- "Hop..! Bir dakika bakalım.." demiş onu görür görmez tanıyan garson.
- "Dünden beri senin pisliğini temizlemeye çalışıyoruz.. Neden öyle
yaptın ki?.."
- "Merak edilecek bir şey yok.." demiş adam.
- "Üst düzey yöneticilik için hazırlanıyorum.. Sistem aynı.. Gel, çayını iç, etrafa bok at, millet senin yaptığını temizlemeye çalışırken tüm gün ortadan kaybol..!"

GÜNÜN SÖZÜ
Haksızca edinilmiş servet, üzerine sıcak su dökülmüş kara benzer. Çin Atasözü

DUVAR YAZISI
Akil İnsan olmak, nelere göz yumulacağını bilmektir...